Binlerce önyargının istilası altındaydık; dünyayı ve insanları hiç tanımıyorduk, fakat yine de ilişkimizde nasıl bir sıcaklık vardı! Ne yakın bir ilişki! Nasıl da sınırsız bir güven!
Bizler hatalarımızla mutluyduk. Ah, ya şimdi! Artık her şey değişti; başkaları gibi, bizim de insan kalbini okumamız gerekti ve hakikat, ortamıza bir bomba gibi düşerek, yanılsamanın büyülü sarayını sonsuza dek yok etti.