Değerli spor insanı Lefter Küçükandonyadis'i yakından tanıma, hayatını okurken yaşadığı döneme dair bilgilerimi tazeleme fırsatı buldum. Kolay okunan dili, enteresan bilgileri ile önerebileceğim bir kitap
Fenerbahçeli olunmaz, Fenerbahçeli doğulur"
Bende öyle bir Fenerbahçeliyim. Takımımın ve Türk futbolunun efsanesi olan Lefter'in hayatını okumak çok keyifliydi.
22 Aralık 1925'te fakir bir balıkçı ailenin oğlu olarak Büyükada'da doğmuş. Gayrimüslim olmak ona ve onun gibi olanlara bir çok zorluk yaşatmış. O kendisini hep Türk olarak kabul etmiş ve 23 Nisan 1948'de ilk kez A Milli Takım formasını giydiği maçta Yünanistan'a bir gol atmış. 3-1 yendiğimiz maç sonunda söylediği bence onun doğuştan Türk olduğunun kanıtı...
"Irkıma karşı ulusumu temsil ettim!"
Türk futbol tarihine aldığı başarılarla ismini altın harflerle yazdırmış Lefter Küçükandonyadis...
Büyükada'da hayata gözlerini açan Lefter'in hayat hikâyesinden öne çıkan olayların yer aldığı kitaptan ne çok şey öğrendim. Bu kitabı okumasaydım; Lefter'in küçüklüğünde, Büyükada'ya gelen Atatürk'e yakın olup elini tutmak için arkadaşlarıyla yarıştığını, atletizmde birçok birincilik madalyasının olduğunu, Kılıç Ali'nin oğlu Gündüz Ali'nin ona ağabeylik yaptığını, Hrant Dink'in de bir zamanlar lisanslı futbolcusu olduğu Taksim Kulübü'nde futbola ilk adımını attığını bilmeyecektim.
Birkaç ay önce, utanç verici 5-6 Eylül olaylarını konu alan bir roman okumuştum. Orada roman kahramanının ada komşusu olarak Lefter'in de adı geçiyor ve olanlardan etkilenmesinden kısaca bahsediliyordu. Ne acı ki, Lefter'e, ailesine, küçük kızlarına saldıranlar arasında komşuları da varmış. Ve son nefesine kadar asla onların isimlerini vermemiş soranlara.