Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yusuf Sönmez

Yusuf SönmezMusibetler Ne Söyler? yazarı
Yazar
9.3/10
5 Kişi
26
Okunma
0
Beğeni
934
Görüntülenme

Yusuf Sönmez Sözleri ve Alıntıları

Yusuf Sönmez sözleri ve alıntılarını, Yusuf Sönmez kitap alıntılarını, Yusuf Sönmez en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Acılar hem insanı olgunlaşbrır, hem de marifetullahta yeni keşifler yapmasına ve duanın esranın kavramasına sebep olur.
Hz İbrahim: Ey Azrail hiç dost dostunu öldürür mü?
Alemlerin Rabbi: Git ona sor bakalım " hiç dost dosta kavuşmaktan kaçınır mı?"
Sayfa 43 - Nesil yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kul Allah'ın kendisi için takdir ettiği dereceye ameli ile ulaşamazsa, Allah onun canına,malına veya çocuğuna bir musibet verir, o da bunlara sabrederse böylece Allah’ın kendisine takdir ettiği mertebeye ulaşır.
Sayfa 38 - Nesil yayınlarıKitabı okudu
Hubeyb, darağacı önüne getirilmişti. Etrafındakilerden iki rekat namaz kılmak için müsaade istedi. İlk kez asılmadan önce iki rekat namaz kılmak adeti Hubeyb'ten kalmış oldu.Hubeyb; "Eğer ölümden korktu demeyecek olsalardı namazı daha da uzatırdım" diyordu.
İsrail oğullari Hz. Musa'ya: "Rabbinden dile de bize yapınca rızasını kazanacağımız bir amel bildirsin" deyince Hz. Musa: "Allah'ım! Dediklerini duydun" diye Allah'a yalvarir Rabbimiz Hz. Musa'ya buyurur ki: ''Ya Musa! Söyle onlara benden razı olsunlar ki, ben de onlardan razı olayım."
Hiçbir musibet, acı ve keder yoktur ki, insanın günahlanlarini affettirmesin, sevap kazandırmasın, derecesini arttırma- sın ...
Reklam
Göz ağlar, kalp mahzun olur. Rabbimizin razı olduğundan başka söz söylemeyiz.
Sayfa 33 - Nesil yayınlarıKitabı okudu
Şükürsüz bir milletiz maalesef!!!
EBU HUREYRE, EN ÇOK HADİS rivayet eden ve ilim tahsil eden Suffe ehlindeki fakir ve bekar sahabelerden biriydi. Pek çok sahabe çalışıp ailesinin maişetini temin etmeye çalışırken O, Allah Resûlü'nün her hareketinde hikmet arayıp, her sözünü hıfzına alıp kaydetme derdiyle meşgul olmayı seçmişti. Şimdi ise Allah Resûlü'nü hiç alışık olmadığı bir halde ibadet ederken görmüştü. Evet Allah Resûlü namaz kılıyor fakat hiç ayağa kalkmadan oturduğu yerde kılıyordu. Onu namazını bitirinceye kadar seyretti. Kainatın sevgilisi namazını bitirdiğinde hemen yanına yaklaşıp merak ve üzüntülü bir tonla sordu: "Ey Allah'ın Elçisi! Hasta mısın?" Allah Resûlünün bu soru karşısında verdiği cevap Ebu Hureyre için de, "tüketim toplumu" diye tarif edilen bir çılgınlıktan nasibini alan günümüzün Müslüman toplumları olan bizler için de yeterince kanımızı donduracak cinsten bir cevaptı: "Hayır, açım!" Ne dersiniz hiç oturarak namaz kılacak kadar aç kaldık mı? Buna rağmen nankörlüklerimiz istek ve arzularımız kadar devamlı sanki. İşte asıl musibet de bu değil miydi? Şükrü de sabrı da peyderpey gerçek anlamda unutmak...
Sayfa 30 - NesilKitabı okudu
HEMDE NASIL......
Onlar Hz. Peygamberin gerçek halifesiydi. Onlar her imkan ellerinde olmasına rağmen meşakkati ve sabrı tercih edenlerdendi. imkanlar içindeyken sıkıntı çekenlerdi. Onlar ahireti dünyaya tercih edenlerdendi. Günümüzde böyle büyük zatları örnek alan idarecilere öyle çok ihtiyaç var ki ...
Masumların ve mü'minler umumi felaketlerde canlarını kaybederlerse şehitlik, yaralanırlarsa gazilik makamına yükselirler. Şayet mallarını kaybederlerse malları bakileşir ve sadaka sevabı alırlar.
Reklam
Eğer masumlar ve mü'minler her defasında felaket ve musibetlerde korunup, muhafaza edilselerdi, haksızlar da hemen karşılığını görselerdi o zaman imtihan ve tecrübe etmenin bir anlamı kalmazdı. Gerçeğiyle sahtesi birbirinden ayrışmazdı.
Ateş Rabbin buyurduğu gibi oldu. Ateşten sıcaklık ve yakıcılık özelliği alınarak bir ışık haline getirildi. Ateş sadece İbrahim'in (a.s.) bağlandığı ipleri yaktı.
Eyyup (a.s.), aynı zamanda da hastalandı. İlk defa olarak Çiçek veya Cüzzam hastalığına tutuldu. Yemeği ancak, iki elini birleştirereK tutup ağzına güçlükle götürüyordu. Dili şişer ağzını doldurur, bağırsaldan, vazifesini yapmaz olurdu. Yediği şey, karnına girdiği gibi çıkar, vücuduna yararlı olmazdı. Ayaklarında güç kalmaz, kendini taşıyamaz hale getirdi.
EYYÜB'UN (AS.) İMTİHANI, on sekiz- yıl sürdü. Yakın, uzak, herkes, ondan ayrıldı.
EFENDIMIZ SEFKATLI PEYGAMBERIM
Ridasıyla yanağının kanlarını silen Hz. Peygamber (a.s.m.): "Eğer bu kanlar yere düşseydi. Gökten arz ehline azap yağardı. Ey Allah'ım! Kavmimi affet. Çünkü onlar bilmiyorlar" diye dua buyurdu.
36 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.