Bir adım daha atıyorum
Deniz kenarındayım
Ürkeksin ayaklarım
Ama nasıl heyecanlayım
Şafak sökecek birazdan
Herkesle paylaşmak istiyorum
Ama saklıyorum
Bir adım daha
Sana varıyorum
Bir elinde ki ay ve diğer elimde güneş
Güneş senin teninden sıcak değil
Yüzünü döndüğünde baktığın kısık gözlerinle
Bir portakal turuncusu çarpar
Ve geceyi bozan sen
Gündüzü aydınlattığın kadar
Günebakanlar sana dönmekte
Başakların boyuna eriştiğinde erimekte çiğ
Ve can alıp
Can vermekte kutsal toprak
Çatlaklarını sarıp su yürümekte diplerine
Ellerin ki öyle büyük
Saçların ki dağları birleştirmekte
Amerika kıtasından bir keşif gibi
orta Asya’ya bir tel
Özlemek adındaymış
Bir Deniz
Bir gökyüzü mavisi
Hep sevgi dilindeymiş.
Bir siyah fanila içinde küçüktü bedenin ve yüreğin öyle büyürken göğsünde
Ve selamlayıp gelmiştin çocukları
Benim yanıma
Nihavent bir nota gibi salına salına
Bir gölgen yoktu sokaklarda
Ve gözlerini unutmuşsun bir kaldırımda
Siyah fanila altında öyle büyüyordu yüreğin
Ve tam durdun karşımda
Öyle bir merhaba diyip gideceksin sanki
Ve bir
Köşe başında bir çocuk
İşte oradaydı
Karşımdaydı
Başını kaldırsa
Göz göze gelecektik
Ama kaldırmıyordu başını
Kaldırmaya cesareti yoktu
Parkların önünden geçmiş
Hep uzaktan seyretmişti.