Bazen insan çektiği acılara dayanamayıp herşeyin bitmesini arzular, hayata sonsuza dek gözleri yummayı ister. Ölümün kıyısına vardığında ise, neleri kaybettiğini ve nelerle karşılaşacağını bilmediği için korkmaya başlar.
Konu güzel. Anlatım akıcıydı. Hayatın, aslında bize neler verdiğini, sevdiklerimizin, hatta aldığımız nefesin dahi kıymetini bilmemiz gerektiği yönünde, kitabın bizi derin düşüncelere sevkedip, teşvik ve tefekkür edici yanını sevmeme rağmen, kitabı benimseyemediğimi de açık sözle itiraf etmeliyim.
Özellikle, kitabın içinde bahsi geçen Hz. Adem (as)’in cennetten kovulma hadisesi ele alınırken, Allah’a olan (bana göre) oldukça ağır itham ve zaman zaman itikada zıt tabirler beni kitaptan soğuttu diyebilirim.
Fakat her yazarla aynı görüşe ve aynı inanca sahip olmak zorunda olmadığımın da ayrıca farkındayım. Bu yüzden her kitapta yaptığım gibi, bu kitabın bana kattıkları ile kendime ders çıkarmış, gerisini ise yazarın ve okurlarının takdirine bırakmış bulunmaktayım.
Benimle aynı fikirde olan okuyacak olanlara da aynı şeyi tavsiye ediyor, keyifli okumalar diliyorum.
Topluma durmadan yeni kurallar şırıngalanıyor, kurallara karşıt yasalar çıkarılıyor, yasalara karşıt yeni kurallar getiriliyordu. Herkesin yaşamını baskı altına alan görünmez düzenlemelerin bir adım bile dışına çıkmaya korkuyordu halk.