Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Genel olarak, en büyük ve en sık rastlanan budalalıklardan birisi, nasıl bir yaşam sürülürse sürülsün büyük işlere kalkışmaktır. Bu işlerde en önce, bütün ve eksiksiz bir insan yaşamı hesaba katılır; oysa buna çok az kişi ulaşır. Sonra, bu denli uzun yaşansa bile yapılan planlar kısa eğimli kalır.; Çünkü uygulamaları daima sanıldığından daha çok
Ağlar Safahatımdaki hüsran bile sessiz. Bir doğum sancısından ölen analar gibi İmparatorluk çökerken, doğan çocuk yaşadı ve ölü ananın memelerinden süt emerek gelişti. İstanbul, papaskarası bulutlarla kapalıyken, Anadolu’da, Doğu ufuklarında büyüyen bir fecir beyazlığı halinde Millî Kurtuluş başladı. Kulaklarını bütün bütün en beklenmedik yerlere
Reklam
Ağlar Safahatımdaki hüsran bile sessiz. Bir doğum sancısından ölen analar gibi İmparatorluk çökerken, doğan çocuk yaşadı ve ölü ananın memelerinden süt emerek gelişti. İstanbul, papaskarası bulutlarla kapalıyken, Anadolu’da, Doğu ufuklarında büyüyen bir fecir beyazlığı halinde Millî Kurtuluş başladı. Kulaklarını bütün bütün en beklenmedik yerlere
Seçicilik -bilinçli, dikkatli ve akılcı seçicilik- nasıl dikkat edeceğinizi ve sınırlı sayıdaki kaynağınızı en iyi şekilde nasıl değerlendireceğinizi öğrenmekteki ilk kilit adımdır. Ufaktan başlayın; idare edilebilir olandan başlayın; odaklı başlayın. Watson Sistemi'nin, Holmes Sistemi'ne dönüşmesi yıllar sürebilir ama bilinçli bir şekilde
bir sigara da buraya..
trieste. güzel bir otel odası. her şey zevkli. klasik. lacivert-siyah, beyaz. televizyon. bar. radyo. orijinal resimler... yunanlı yatakta çıplak uyuyor. beyaz bir çarşaf onu kısmen örtüyor. kadın bikinisi içinde balkonda oturuyor. kamera uzaktaki damları tarıyor. televizyon antenleri. bacalar. kadın rahatlamış. bu odada kendisini dünyadan
Sayfa 26 - Yapı Kredi Kültür Sanat Yayınları - Birinci Basım: İstanbul - Nisan 1998 - Çeviren: Sezer DuruKitabı okudu
18 Ocak 1951 Tunanın evleri, alçacık evler, İçinde oturur paşalar, beyler, Örtün perdeleri görmesin iller... Bir Rumeli türküsünden Bir kaç aydır, millî bir fâciayı, hatta millî bir felâketi sessiz ve sedasız yaşıyoruz. Yarım milyondan fazla Türk, dedelerinin Osmanlı fethinden çok evvel doğdukları, şenlettikleri topraklardan yabani otlar gibi