fuzulilugat

fuzulilugat
@yazelizm
Burası benim günlüğüm.
Sabitlenmiş gönderi
"İçim papatya tarlası dışım soğuk duvar. Henüz duvarlarımı geçebilen olmadı ama çiçeklerimi çürüten çok..."
Reklam
Sen varsan varım lakin istediğim varlıkta değilim. Dişe diş kana kan değilim. Canına canan hiç değilim. Varım işte fakat etrafında dolaşan göçebe bir ruh gibiyim. Ne çıkar varlığımdan. Ne çıkar yokluğumdan. Dilin olsa da söylesen keşke ne çıkar ben yokken canından?
Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi Hani sen iyiydin Halden anlardın Hani sen git demiyecektin bana Ve ben herşeye rağmen gelecektim İçimde bir umut Ellerimde olgun meyvalar Dünya nimetleri Gözlerimde yanıp yanıp sönen bir pırıltı Ama ne sen gel dedin Ne de ben gelebildim herşeye rağmen Aşkımız ayrılıklarla başladı.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ümit Yaşar Oğuzcan

Reader Follow Recommendations

See All
Evveller evveli bir yabancı görmüştüm rüyamda. Israrla her gece rüyama girerdi bir ara. Bir gece uykumda ıssız bir çölün ortasındaydım. Sağa döndüm yalnızım, sola döndüm yalnızım. Bağırıyorum şaka yollu; ne duyan oluyor beni, ne gören. Ailemi görüyorum, koşuyorum. Bir gece önceki yabancı taş koyuyor yoluma... Dönüyorum arkamı; eşi dostu görüyorum. Bir bakıyorum aşağıya yine aynı yabancı, pranga olmuş ayaklarıma... Derken son çare bir yabancıya daha denk geliyorum. Kızıl saçlı, yeşil gözlü, yorgun düşmüş bir yabancı... Var gücümle ona koşuyorum. Bir engel çıkmıyor bu sefer yoluma. Varana kadar koşuyorum. Tam vardım derken; Tak! Bir şeye çarpıyorum. Yansımama. Kendimi tanımayacak kadar değişmişim. Fark edince yıkılıyorum. Bu gerçek tokat oluyor çarpıyor yüzüme. Peşin sıra uyanıyorum bu süregelen kabustan. Tövbeler çekiyorum, şükürler ediyorum, vardığım her secdeyi gözyaşımla yıkıyorum.. O gün bugündür uyumaktan kaçıyorum. Uyandığımdan beridir böyle şeyler anlatıyorum eşe dosta, koluya komşuya... Aslına bakarsanız ne çok şey anlatıyorum bu satırlarda. Tabi anlayana...
Bugünüme umutlu uyanmıştım. Tüh! Ne büyük sakarlık. Günü yaşarken kaybettim, umutsuz uyumak zorunda kaldım. Yarın daha dikkatli uyanayım. Her sabah ki ümitlerim zayi olmasın. Malumunuz, bir eşkıya kesti hayatımı. Ben ki evveller evveli kendi yaşam kavgamda kendimle dövüşürdüm. Bir eşkıya tanıdım. Kendimi kenarı attım. Onunla vuruşmak zorunda kaldım. Eşkıya olmasına eşkıya da... Ben anlamadım, bu ne biçim eşkıya? Gözleriyle dikkat çeken, gülüşüyle yol kesen eşkıya mı olur? Bu eşkıya başka eşkıya. Ciğerime gülüşüyle hançer saplayan Ey Eşkıya! Bir suçluya göre fazla korkaksın, bilesin. Uyandığımdaki ümidimi sen verdin, günü yaşarken de sen çaldın benden bilirim. Bilmemezliğe veririm. Sen korkma kaybettim diye düşünmeye devam edeceğim. Hayatımın 1 haftalık, ömrümün 1 yıllık eşkıyası... Eşgalin aklımda gözlerinle kaldı, bilesin.
Reklam
Rüyamda gördüm seni, Kız çocuğun olmuştu. Merakıma yenik düştüm, Sendeledim sağı solu. Adını, adım koymuştun. Uyandım, Bu sefer yokluğuna yenik düştüm. Düşündüm, düşündüm... Düşündüm de, Adımı rafa kaldıran adam, Kızına adımı koyar mıydı? Bundan böyle uykumda düşüneceğim seni. Rüyalarda, uzaklarda. Benim bile bilmediğim diyarlarda. Yıktığın hayaller de, olmayan ihtimaller de... İnan bana; Orada daha mert, Orada daha cömert, Orada daha erkek, Orada daha iyisin. Gelme bugünlerime, dünlerimde kal. Oralarda daha katlanılabilirsin...
Seni, senden de yakın, yalnız ben tanıyorum. Sana, seni en sıcak, bir ben anlatıyorum. Kimse varamaz, senin, ben kadar yakınına, Çok zamanlar, kendimi sanki sen sanıyorum. Sana seni anlatsam, anlatırım kendimi. Sende seni ararken kendimi arıyorum.
Sayfa 38
KONAK Sen gelirken ağlamıştın, Orası için. Bil, gidersen de ağlayacaksın, Burası için.
Sayfa 18
Kendi düşen ağlamamalı, kendi yitiren aramamalı. Kendi yıkılan ayağa kalkmalı, kendi zararını kendin verdiysen başkasından medet ummamalı. Akılsız başın çilesi ne ayaklar çeker ne eller. Akılsız başın çilesini ruhunu bedeninde hissetmeyerek çekersin. Hayatı kendine kendin ziyan edersin. Neyi yitirdiysen bitti gitti, dön bak arkana kendinlesin. Tercihlerin yanlışsa doğruları neylersin? Seçeneklerin azaldıysa canından mı vazgeçersin? Yok benim ruhsuzluğumun üstüne yok. Gelen giden ışığımı çaldı karanlıkların içinde kayboldum. Ellerinle kaybettiğini kalbinle çok arayacaksın. Nereye bakarsan bak bir türlü bulamayacaksın. Bana ne olduysa ben yaptım,ben. Ben beni ben yapan benliğimi kaybettim. Arasam ne fayda, bulsam ne fayda ne yaptıysam kendime yaptım. Bir inanç uğruna 40 yerimden yaralandım. Ümidimden kırdılar beni, umudumdan utandım. Kaybettiğim ne varsa kim varsa, yolları açık yerleri rahat olsun. Sizleri bir heves uğruna harcayan benim. Bana yazıklar olsun.
Bilmek ne acı hiçbir şeyin dönmeyeceğini Çözülmesi ümitlerin gerçekte yumak yumak Dönmek o paslı çivilerinde hatıraların Ve unutamamak, hiçbir şeyi unutamamak...
Reklam
Cellâdına âşık olmuşsa bir millet, İster ezan dinlet, ister çan dinlet. İtiraz etmiyorsa sürü gibi illet, Müstahaktır ona her türlü zillet.
Biri gelir sorarsa, Sana beni sorarsa. Gitti der misin? Gittiğimi söyler misin? Gidiyorum ben sana, Benimle gelir misin?
Canımı yakan bu derdi saçlarından örüyorum. Sen anlarsın beni, şimdilik bir büyü.
Uğruna feda ettiklerim canımdan olsun. Rab sevgisi kadar ağır olamaz. Kulun yaratıcısına iman eder kalbim. Kalbime onu koydu Rabbim. Kalpten gelen her şeyi sardım. Tek o vardı. O kulun yaratıcısı bilir uğruna kaç gece yandım. O kul da bilmez görmezden gelir. O nadirane gülüşüyle, canıma can kattı. Bunu da bilir bilmezden gelir. Şimdi sarsın semayı, kasvetin alem verici azabı... O yanımda olsaydı keşke, aldırış etmezdim acı da vermezdi. Kaç zindan yıktı bu kalp bir yâr uğruna... Arş'a vurgun ruhuna kaç müebbet yedirdi bu kalp... Beni yıkacak tek şey ondan kalbime gelecek bir söz. Bu kalp yine ona ait kalacak yıkmış olsa da beni söylediği her söz.
Bir memleket dinliyor beni. Gözleri kapalı. Konuşacak pek kimse de yok. Duvarlara haykırıyorum derdimi tasamı. Gözlerim yaşlı. Göğe bakıyorum... "Yüce mavilik!" Diyorum... "Nedir çektiğim senden! Yağ üstüme gözyaşlarım gözükmesin. Sen ağlarken de ağlatırken de güzelsin..." İçim bir hoş, bir tuhaf. Gözlerimin içi de gülmüyor artık. Hep yorgun, argın. Yaşamın da tadını tuzunu kaybettim. Tatsız, tuzsuz. Renksiz, şuursuz... Benim kimseyi rahatsız etmeyen bir yaşam kavgam var. Kendi içimde, kendi zihnimde. Sorun ne olursa olsun hep kendimle. Neler çekiyorum kendimden anlatabilsem... Ne istiyor insanoğlu benden anlayabilsem... -yy
Biz sevmeyi ve sevilmeyi ikibinli senelerin başlarında yapılmış bir çocuk parkının eski bir belediye bankında bıraktık.
309 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.