Tezer Özlü'nün Kalanlar kitabını henüz bitti. Yine okuduğum diğer kitaplarında olduğu gibi beni kendi dünyasına çekti , buram buram buhranlı bir havayı soludum onunla beraber ,dertleşen iki yakın dost gibiydik her zaman ki gibi. İşte ben yazarlığa tam anlamıyla bu derim ;basmakalıpların dışına çıkıp zor olanı yazmak ve seçkin okurlara yol göstericilik etmek.
halksız şehirler değil kris, şehirsiz halklar çok halklar, çok şehirsizler, çok moral bozucu son günlerde çok kelimesini çok kullanıyorum her yıl yeni modelleri çıkıyor melankolinin içimden bir ses gelmiyor, hayır bazen geliyor içimden bir ses, sesin dışarıdan geldiğini söylüyor -iki saray odası alana bir saray odası bedava o montu almam iyi
Reklam
http://1000kitap.com/Haber/Jonathan-Franzen-dan-yazmak-uzerine-10-kural
Ben çok illeri çağ görmüş bir kimse değilim Ve herhangi birinize sözlerden seçip nasihatler vermek haddim değil. Bu savaş coğrafyasında yarı gülmek bile bazen beni incitiyor Ve fazla yemek bazen beni utandırıyor Önüme iki çeşit yemek geldiğinde yada çok fazla akan bir su bulduğum da Aklıma ya kerbela gelir, yada herhangi bir yokluk için de
Ne güzel şey hatırlamak seni, yazmak sana dair, hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek : filânca gün, falanca yerde söylediğin söz, kendisi değil edasındaki dünya... - Piraye'ye mektuplar.
Benzemez insan dostlarıma/ Ağaçlar gölgesini esirgemez/ Güneş köpeğimden daha sadık/ Dizlerime sıçrar ellerimi ısıtır/ Karşılık beklemeden/ Hele kuşlar/ Avcılara bile kin beslemezler.” Oktay Rıfat'ın “Gün Sonu Konuşması” şiiri böyle biter. Mahsusmahal için aklımda harfler, kâğıda, dünyaya, insana her baktığımda, bu dizeler sözden önce halkalandı
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.