Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sonra, sanki bir saatte yelkovan, akrep, zemberek, pandül, mil hakikaten yokmuş ve hakikaten zaman dediğimiz şey, saat, dakika, saniye ve sâliseye ayrılmazmış gibi bu şube müdürlüklerinin adlarıyla alay ettiler.
Sayfa 13 - Hayri İrdal
Güneş saklar kendini günden, kaçar köşe bucak Durur sanki saatler, kavuşamaz akreple yelkovan
Reklam
Doğum da, ölüm de, sevinç de, acı da insanı var eden sancılardır Hükmüm kalem tutmakla, infazım şiirimle yazıldı Sakın unutma sevdiğim yaprakları olmayan tek ağaç vardır o da bedenin sallandığı darağıcıdır!
Sevgili Dost, Horoz geceyi severse, bir daha ötmez. Su bulutu severse, inmez toprağa. Arabayi severse at, yokuştan ürkmez. Akrebi severse yelkovan, vay o zamana! Kafesi severse kuş, gökler boşalır. Uçmayi severse timsah, sürünür gözyasları. Güneşi severse buz, ne hirler cosar. Denizi severse nehir, tırmanır daği. Doktoru severse hasta. atesi düşmez. Külü severse ates. vanmaz bir daha. Kuması severse terzi, makasi kesmez. İğneyi severse iplik, korkar kopmaya. Kuzuyu severse kurt, şaşırır kalır. Ağaci severse yaprak, küfreder sonbahara. Çiçeği severse vazo, çatlar, kirılır. Beyazi severse kömür, saplanır kara. Kolları severse ud, sarkisi bitmez. Yolu severse şoför görmez durağı. Sözü severse dudak, susmayı bilmez. Uykuyu severse hırsız, düşer çuvalı. Topaci severse ip, siki sarilir. Fitili severse bom- ha patlamaz daha. Rüzgâri severse yelken, nefesi san Nefesi severse ney, başlar yanmaya. Köleyi severse efendi, kırbacı düşer. Kirbaci se verse köle, düsman azada. Ormani severse aslan, kafe si dişler. Isigi severse göz, utanır yumulmaya. Defi severse ayı, burnuna kanca takılır. Küfü se verse ekmek, mevleder kararmaya. Pası severse demir an gelir ufalanır. Zili severse saat, can atar kurulmaya. Sevgili Dost, Su günlerde herkes seni sevdiğini söylüyor şu günlerde herkes şımartıyor seni. O halde kulak ver "Efendin seni sevdidi ve şımartıldı zaman daha az mı kölesin? Vay kölenin haline! Efendin seni simartiyor;o halde yakında kamçılayacaktır," diyen Pascal'a.
• Saatlere baktıkça kırılıyor yelkovan Umutlar sofrasında tüketildim bir pula •
Seni sevmek öyle güzel ki, bir gökkusagi gibi. Çiçekli kir bahçesinde hissederim kendimi. Kosarken senile yesil imenter arasinda senin gülüsün getirir bana ilkbahari ve güllerin en güzeli senin adin, sen günesin altin sarist isig benim gönül bahçemin tomurcuk ciçegi, islak caddelerin yollarina yansiyan renkli görsellik ve bir yelkovan saatleri tasiyan ben ise kadrani etrafinda dönen bir pervane gibi...
Reklam
Akrep ve yelkovan, uğursuz bir süratle evvele doğru işliyorlardı. Hangisi geçmiş zamanın hangi kısmına kaptırmıştı gönlünü bilmem, akrepten şüphelendim.
Sonra bi' şarkı çalar "Kurtuldum" dediğin anda bi' öpücük kondurur Yelkovan akrebi durdurur Cennetten cehenneme bitmez bi' yolculuk Sеvişmeler duygusuz Sevişmеk değilmiş bizimki kesin Unuttum neydi mutluluk? Yalnızlık bayadır metresim Yandım, söndüm; bütün sözlerden döndüm Güzel gözlerde öldüm Çıkmaz boktan bu hayatım kördüğüm
Nefes alan her şey, yelkovan ile akrep intizamını takip ederek ölüyordu, ölecekti.
.. ruhun kaderi değişir yelkovan ilerler, tragedya başlar…
Reklam
Çok Tuhaf Ama;(!)
Bu gece rüyamda seni gördüm(!); birlikte Özgürlük ve Halkların Eşitliğindeki Sevda için Eylem afişlerini hazırlamıştık.. Sen düzensizliklere baş kaldırmış ben Yoldaşın olmuştum. ✌️🕊️ Sonra mı Kokun ve sarılışın halen taptaze ve sıcacık ve de Özlem doluydu… Güzelliğin karşısında hiç umudum yokken “Seni Seviyorum“ deyişin yürek kulağımda çınlamaktadır..! Kimsin! Neredesin! (?)
Seni beklemekteyim....
Ne bir martı Ne bir yelkovan kuşu... Kimse sormaz halimi Yelkensiz direksiz, Okyanusta yapayalnız bir tekneyim Ne bir ada var çıkacağım uzakta Nede beni görebilecek bir gemi Bir başıma kimsesiz Seni beklemekteyim!...
Bilmez Miyim Hiç...
Bilmez miyim hiç bütün bu sözler ne der ona Bu sözler ve bu sözlerin içinde çırpınan uzaklıklar Dolaşıyorum bir başıma, ortalıkta kimsecikler yok Kıyılar da bomboş, kır yolları da Soluğumu duyuyorum ara sıra, bir onu duyuyorum Duymuyorum belki de, biliyorum yalnızca Ayaklarımın altında yaban naneleri, kekikler Yol kenarında bir kapı, tahta Peki,
GÜN OLUR Gün olur, alır başımı giderim, Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra. Dünyalar vardır, düşünemezsiniz; Çiçekler gürültüyle açar; Gürültüyle çıkar duman topraktan. Hele martılar, hele martılar, Her bir tüylerinde ayrı telaş!... Gün olur, başıma kadar mavi; Gün olur başıma kadar güneş; Gün olur, deli gibi...
zaman, bir akrep ve yelkovan dansı Bir düşün içinde düş, hiçliğin kalbinde bir yankı, sesler ve sessizlik iç içe. Gölgede parıldayan güneş, anlamını yitiren sözcükler, kelimelerin labirentinde kaybolmuş anlamlar, ve aralarında dolaşan, sessiz çığlıklar, duyulmayan fısıltılar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.