Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
OARISTYS
Ey hâtırası içimde yemin kadar büyük, Ey bahçesinin hoş günlere açık kapısı Hâlâ rüyalarıma giren ilk göz ağrısı, Çocuk alınlarda duyulan sıcak öpücük. Ey sevgi dalımda ilk çiçek açan tomurcuk. Kanımın akışını yenileştiren damar. Gül rengi ışıkları sevda dolu akşamlar, İçime yeni bir fecir gibi solan çocuk. Ey tahta perdenin üzerinden aşan hatmi Ve havaları seslerimizle dolu bahar, Koşuştuğumuz yollar, oynadığımız sular. Kağıttan teknesinde sevinç taşıyan gemi. Duyup karşı minarede okunan yatsıyı Yatağıma sıcaklığını getiren rüya. Denizlerinde onunla yaşadığım dünya Ve ey ufku beyaz cennetlere giden kıyı. Ah! Birçok şeyler hatırlatan erik ağacı Ve o ilk yolculukta başlıyan hasret, zindan; Atları çıngıraklı arabanın ardından Beyaz, keten mendilimde sallanan ilk acı.
Sayfa 24 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Dil ve Üslup Dil, Atsız'ın dilidir. Açık, duru, anlaşılır ve akıcı. Su gibi akar cümleler. Hiçbir cümle, hiçbir paragraf, anlaşılmazlığından ötürü sizi durdurmaz. Eğer duruyorsanız ve bir cümleyi, bir paragrafı yeniden okuyorsanız bu anlamadığınızdan değildir. Tam tersine çok iyi anladığınızdandır. Cümleler sizi can evinizden vurmuştur. Bir
Reklam
328 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Ben Nazar
Herkese Merhaba Bugün sizlere
İsmail Cem Akkaş
İsmail Cem Akkaş
kaleminden
Ben Nazar
Ben Nazar
kitabının yorumu ile geldim Nisan ayının bir diğer kitabı ile sizlerleyim. 2023 basımlı 328 sayfadan oluşup, gerçek yaşam hikayeleri ne kadar canınızı yakıyorsa bu kitap iki katı yakacak diyebilirim. Gerçekler acıdır... Bu kitap sahipsiz, köksüz, kimsesiz, ülkesiz yani bir insana
Ben Nazar
Ben Nazarİsmail Cem Akkaş · SS Uluslararası Yayıncılık · 20231 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Sindirerek ağır ağır okuduğum roman, yazarın varoluşçu kitaplarının genel havasının dışında umuda dair Apokaliptik dünya görüşü ile şekillenmiş. Bu kurguyu sıradan bir adamın yaşantısı üzerinden örüntülemiş. Toplumsal sorunlara, insanın içine düştüğü kısır döngüye ve sisteme dair tespitlerini “zerdüşt” minvalinde insanı düşünmeye telkin eden
Kuklacı
KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202414 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
Kuklacı bir bacağı olmayan, kendi protez bacağını kendisi yapmış bir marangoz. Kuklalar da yapıp satıyor. Nasırlı, Marangoz, Maskeli diğer lakapları. Kalabalık içine yüzünde maskeyle çıkıyor Utanç içinde Kuklacı ancak ona cevap veremeyeceklerle konuşmaya cesaretli. Neden utanıyor? Neden kaçıyor? Babasına ayyaş, annesine orospu, kendisine piç
Kuklacı
KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202414 okunma
Haftalık Burç Yorumu; BOĞA: İyi şans, hayvan gibi mutluluk, bol bol para ve kedi 😻 KOÇ: Mutlu başlangıç, göt baş dağıtma 🤭 İKİZLER: Rüya etkisinden delirmek🤪 YENGEÇ: Koşuşturmaktan bayılacak 🥲 ASLAN: Mental yorgunluk ve çok ego 😎 BAŞAK: İyi şans ama az. Şımarma hemen 🤓 TERAZİ: Takıntılar seni yiyip bitirecek 😜 AKREP: Sabırsız insan bi dur hele 😏 YAY: Yorucu gün ama dur daha yeni başladık ya 😒 OĞLAK: Yalnızlık hissi. Kendine sarıl 🥹 KOVA: Kabuğa çekilme. Çekilme yani, yırt kabuğu 😌 BALIK: Yalnızlık, güvensizlik bir ömür boyu 🥲
Reklam
Papatya ve Yakamoz'un hikâyesinin devamı ...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.
O günlerde bir rüya görmüştüm. Çok tuhaf, etkisinden bir süre kurtulamadığım bir rüyaydı bu. İlk buluşmamızda alakası dolayısıyla onu size de anlatmıştım. Yine aynı güzergâhta yürüyorduk. Rüyam şöyleydi. Sizinle çocukluğumun geçtiği doğa ortamındaydık. Bir yerde oturmuş dinleniyorduk. Siz iki elinizi kenetlemiş yastık gibi başınızın arkasına koymuştunuz. Yeni yazdığınız bir şiiri okuyordunuz. Ben de dinliyordum. Fakat tuhaf olan şuydu. Şiirin sözleri yoktu. Okuduğunuz şiir bir ritimden ibaretti (hayır melodi değildi). Ancak, ben sadece bir ritimden ibaret olan o şiiri algılıyor ve bir şiir zevkini eksiksiz olarak yaşıyordum. O gün bunu size anlattığımda verdiğiniz tepki de ilgi çekici olmuştu benim için. Yine neşeli olduğunuz zaman kullandığınız o takılma sözünüzle, beyefendilerinizden biriyle başlayarak; “Beyefendi eğer kâğıda geçirebiliyorsanız rüyanızdaki şiiri getirin altına imzamı atayım” demiştiniz.
youtu.be/d2SNX3bfYKw?si=... Emel - Holm 🍂 "Rüya" Gözlerimi kapatabilseydim Rüyalar elimden tutup götürürdü Yükselir, süzülürdüm yeni bir gökyüzünde Kederlerimi unuturdum. Hayalimde seyehat edebilseydim Aşkın ve umutların yeşerdiği, acının dindiği Saraylar ve geceler yaratırdım. Yarattığımız her şeyi yok eden Acımasız gerçeklerin bıraktığı Zulüm, ızdırap ve çileyle gölgelenmiş İnsanlar gördüğün bir dünya. Bizi, düşlerimizi ezen Tüm yürekleri karanlık ve aç gözlülükle dolduran Zorbaların yükselen duvarlarını gördüğün bir dünya...
Şimdiki aklım olsa kesinlikle gemi kaptanıyla evlenirdim. Düşünsenize kocanız aylarca yok, kafa rahat. 5-6 ayda bir geliyor. Muhtemelen onda da yeni evli gibi bol sevişme, balayı tadında gezip tozma vs. geçiyor. Evlilikte bıkma, monotonluk diye bir şey söz konusu bile değil. Hep bi özlem vs. olduğu için aşk da bitmez. Size hep prensesler gibi davranır. Yalnız da olsanız (ki bence bu kötü bir şey değil) hesabınıza her ay dolarlar akar (wuhuuuu!) İşte rüya gibi evlilik dedikleri bu olsa gerek. Bu uzak yol kaptanları ideal eş, bunlarla yapılan evlilik ideal evliliktir. Nokta.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.