Her gün yeni bir dünyadır.
“İçtikçe daralıyorum. Doğum günüm diye değil. Görmezden gelmekle kaçmak arasındaki bağlantıyı şaşırtıcı bir berraklıkla fark etmiş olduğumdan. Kaçmakta olduğumu da görmezden geldiğimden. Görmezden gelebilmeyi başarmakla gurur duyarken kaçmayı kendime yakıştıramadığımdan. İçimdeki bitmek bilmeyen çelişkilerden. Etrafımı saran yozlaşmadan ne yaparsam yapayım kendimi sığarmayacağımı tüm netliğiyle idrak ettiğimden. Sakıncalı bir film sahnesi gibi kesip atamayacağımı anladığımdan. Hayatımı asla temize çekemeyeceğimi veya beyaz bir sayfa açamayacağımı kabul ettiğimden. Tam da yeni bir ev bakarken. yeniden başlamayı planlarken. Tam da yolun yarısında.”
Sayfa 144 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yeni güne.. Umuda..
Yemyeşil bir dağın tepesinde, düzlüğe bir ev kuracağız.. Sevdiğimizin kokusu dolacak odanın her yanına..
"Belki de şöyle şeyler demek için biz bu dünyadayız. Ev,köprü,çeşme,kapı,testi, meyva ağacı,pencere, -Bir de belki:Sütun,kale... Ama demek için,unutma, ah öyle bir demek için ki, bu şeylerin kendileri bile hiçbir zaman hayal bile edememişlerdi böylesine yoğun bir varolmayı. Rilke,Duino Ağıtları
Sayfa 240
İşte İlnur Çevik'in babası İlhan ağabeyim, ben Mülkiye'de okurken Ankara'da birkaç gazeteye bakardı. Bağlantı oradan yani... Hatta işlerinden biri ayda bir İstanbul'a Milli Piyango çekilişlerinin sonuçlarını bildirmekti. Çekilişler Sarar İlkokulu binasında gerçekleştirilirdi. Tabii o zaman faks maks yok. Bir an evvel sonuçlar
Halbuki babamın izin vereceği türde bir gezi, ancak bu şekilde gerçekleşebilirdi. Mesela yakın aile dostumuz sayılabilecek biri vardı. Benimle çok daha uzun zamandır çok daha derin bir tanışıklığı olmasına rağmen (she) kuzenimi çağırmıştı Ayvalık'taki yazlığına. Birden çok kez gitti kuzenim oraya. Halbuki kuzenim doğduğundan beri zaten her yaz denize giden biriydi; benim gibi bir açlığı, çaresizliği, çıkmazı yoktu. Ben tecrübesiz ve o dünyadan uzak olduğum için mi beni çağırmıyorlardı, fazla sorumluluk almak gibi mi geliyordu benim gibi bir "aile kızı"nı böyle yabancı bir ortama davet etmek bilmiyorum ama ihtiyacım olmasının nedeni de tam buydu. Kuzenimi ve ailesini bizim aracılığımızla, sonradan tanımıştı bu kişi. Bu (ve diğer) insanları ağırlama emeği veren bendim, kuzenim değildi. Asla karşılaştırılamayacak şekilde daha fazla ev işi yaptığım halde, kuzenimin aksine iş yapmamakla sürekli eleştirilen de bendim. Örneğin teyzem öyle bir cümleyi asla bu kuzenim için kurmazdı. Değil başkalarının ya da yeni evlendiği kocasının yanında, baş başayken bile.
Sayfa 187Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.