Beğendiğim bir makale den alıntı
Bir çenenin bana vadettikleri + - Sabah güneşinin canlı okları vapur camlarından sekerek geri dönerken bir çenenin bana vadettiklerini düşünüyorum. Neredeyse asırlık çitlembik ağaçlarının altına oturmuş dingin denize bakıyorum. Rengi ve imgesinde sakladığı çağrışımlarla denizin vadettikleri sonsuz ve hiçbirisi karşılıksız değil. İşte
GENÇLİĞİMİ, GÜZELLİĞİMİ, ZİNDELİĞİMİ BU ÜRÜNE BORÇLUYUM! (*) Tarih boyunca insanlık pek çok din ve felsefe ve son olarak da bilim yoluyla çeşitli kıyamet senaryoları yazmıştır. Ha bugün ha yarın koptu kopacak dediğimiz kıyamet ya hiç kopmayacak ya da çeşitli dönemlerde kopuyor insanlığın bundan haberi olmuyor veya çokta umursamıyor kim
Reklam
Bu Gidişat Nereye?
"Şimdiye kadar kimse taklit yoluyla büyüklüğe ulaşamamıştır." Samuel Johnson Herkes aynı şeyi düşünse, herkes aynı şeyi söylese, herkes aynı müziği dinlese, herkes aynı yoldan yürümeye çalışsa nasıl olur sizce? Büyük ihtimalle "Çok farklı olur." demezsiniz. Günümüz insanları sürekli bir kalabalığa, bir kitleye karışma
"Gülmenin moda olduğu bir devirde ağlıyorum… Genç olmanın moda olduğu bir devirde yaşlıyım… Seni sevmenin daha az cesaret istediği bir devirde, senden nefret ediyorum…" Charles Bukowski
İnsan insanın aynasıdır insan "beyniyle" yaşar, "beyniyle" değerlendirir, "beyniyle" bir şeylerin sonucuna varıp ona göre yeni davranışlar ve düşünceler ortaya koyar. karşısındaki "beyni" değerlendiren "beyin" kendisinde kullanabildikleri kadarıyla yorumlayabilir karşısındakini. kendi beyni "giyim", "kuşam" üzerine daha çok çalışıyorsa beyninde bunlar üzerine" iyi", "kötü", "moda" bilgilerini kodlamışsa dünyaya ve karşısındakine bakış açısı da bu yönde olacaktır. karşısındakini giydiğiyle değerlendirecektir. karşısındaki giyinirken ne düşünmüş olursa olsun, kendindeki hangi bilgiyi açığa çıkarmak istemişse istesin karşı taraf kendisinde ne varsa o şekilde görecektir. bir insan kendini tanımak istiyorsa, önce kendinin "nasıl" baktığını görmelidir. başka insanları "neye" göre, "nasıl" değerlendiriyorsa kendini de bu değerlerle değerlendirip nelere "değer" verdiği üzerine düşünmelidir. Yorumumuzu dışarı iletmeden önce kendimizi yorumlasaydık muhtemelen "dedikodu" yapamayan bireyler olurduk.
Eğer saatlerce, aylarca düşünmenize rağmen hala tatmin edici bir cevap alamıyor, işin içinden çıkamıyorsanız belki de çözmeye çalıştığınız şey çözülmesi gereken bir problemden ziyade hayatın kabullenip bırakmanız gereken bir gerçeğidir. Ve bir eylemin ahlaklı sayılabilmesi için hiç çıkar taşımaması gerekir. Ve birileri kullanmak yerine aklınızı kullanmayı deneyin. Ve insanlar bu kadar tutarsız, kararsız ve değişken olduktan sonra yaz ayında kar yağsa, kış ayında güneş açsa gayet normaldir. İnsanoğlu bu kadar değişken olursa doğa ne yapsın. Ve ne garip bir dünya yırtık pantolunu fakir giyse dışlanıyor, zengin giyse moda oluyor. Ve her yaptığın işi Allah rızası yap ki, başkalarından takdir ve teşekkür beklemeyesin. Hayal kırıklığı, gönül yorgunluğu olmasın. Ve çok zoruma gidiyor, bizler yeni bir telefon, ev, araba hayalleri kurarken Afrika'da aç olan çocukların bir lokma ekmek için ağlıyor olması. Ve insanların duygularına saygılı ol. O duygunun senin için anlamı olmasa bile onun için her şeyi olabilir. Ve ön yargılarınızı kendinize saklayın. Bilmediğiniz hayatlara burnunuzu sokmayın. Ve haddiniz aşan konularda yorum yapmayın. Ve elalem ne der diye düşünmek beyni gereksiz yere yormaktır. Kendinizden emin olun her şey sizde biter.
Reklam
1,000 öğeden 411 ile 420 arasındakiler gösteriliyor.