Her İşin Başı İslâm
Muaz Ibni Cebel Radiyallahu Anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “- Tamamıyla işin aslını (başını, temelini) haber vereyim mi sana?” “- Ver, Ya Rasûlallah!” “- İşin başı (aslı) İslâm’dır...” ( Tirmizî, İman 8; İbn Mâce, Fiten 12; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 231, 236, 237) Her şeyin temeline İslâm’ı
Cesaret Arapça Vadiyi veya nehri geçmek aşmak Atılım yapmak atak olmak anlamındaki casara kökünden türetilmiş bir kelime genelde anlaşıldığı gibi korkusuzluk ile ilgisi yok korku duygusunun varlığında harekete geçme kararlılığını ifade ediyor Yani korku yoksa cesaret de yoktur korkuyla birlikte harekete geçme O korkuya neden olan etken veya durumu
Reklam
288 syf.
·
Not rated
·
Read in 29 days
Kitap, yazarın daha önce yayımlanan yazıları ve yaptığı konuşmaların bir bütünlük oluşturacak şekilde derlenmesinden oluşuyor. Kitapta başlıklar halinde bazı kavram ve terimlerden hareketle hukuk felsefesinin konuları açıklanıyor. Özellikle adalet fikrine ilişkin açıklamalarının tüm hukukçular, yasa koyucular tarafından okunması ve üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Etik, insan hakları, insan onuru, insan gururu, sosyal adaletsizlik, adalet ve adaletsizlik gibi temel başlıklar üzerinden sizi çok farklı tefekkürlere, yeni ufuklara götürecek bir kitap. Uluslararası belgelerle birlikte insan haklarına ilişkin yaklaşımları fevkalâde. Adaletin sağlanmasında hukuk felsefesinin ve filozofların önemini, yasal düzenlemeler yapılırken insan haklarına dayalı adaletin önemini ve ne şekilde bir yol çizilmesi gerektiğini de açıklıyor. Bazı bölümlerde tekrara girilmiş olsa da asla sıkmıyor, kafanızda konunun daha çok pekişmesini sağlıyor. Kesinlikle okunmasını tavsiye ederim. Geç tanıştığım için pişman olduğum bir yazar, ilim insanı.
Adaletin Gerektirdiği  Hukuk
Adaletin Gerektirdiği Hukukİoanna Kuçuradi · Türkiye Felsefe Kurumu Yayınları · 20234 okunma
Anladım
Aşkın hem ateş hem yağmur olduğunu Kemiklerime kadar ıslanınca anladım… Adildir Padişahım, yan tutmaz, emek yemez İnanıp erkine yaslanınca anladım… Sınırları karıştırdım deliliğin met cağında Gerçeği, som gerçeği uslanınca anladım… Fiziğini aşan yanık sesin yeni ufuklara Nasıl pençe vurduğunu, seslenince anladım… Aşkın fotoğrafı gözlerimde fer / kanat Yürek sürekli zikir ile beslenince anladım… Yaş dorukta, gönül hâlâ çıktığı yolun başında Başım dağlar gibi sislenince anladım….
Bahaettin Karakoç
Bahaettin Karakoç
Doğum, yaşamın başlangıcıdır. Bir insanın dünyaya gelmesiyle birlikte, yaşam serüveni de başlar. Yeni doğan bir bebek, dünyayı keşfetmeye, büyümeye ve öğrenmeye başlar. Yaşam, keşiflerle, deneyimlerle, sevinçlerle ve zorluklarla dolu bir yolculuktur. Her anıyla öğrenir, büyür, değişiriz. Yaşam, bazen bize güzellikler sunar, bazen ise bizi sınar. Ölüm ise yaşamın doğal ve her canlının yaşam döngüsünün bir parçasıdır. Ancak ölüm, sadece bir son değil, aynı zamanda yaşamanın devamıdır. İnsanların ardında bıraktığı miraslar, hatıralar ve etkiler, onların ölümsüzlüğünü sağlar. Ölüm, her hikayenin son cümlesidir. Ama ölüm, yaşamın sonu değil, hikayenin sonudur; ve fakat hikaye, ölümsüzdür. Ancak ölümün ardında bıraktığı anılar, izler ve etkiler sonsuzluğa uzanır. Ey kara toprak, şimdi aldın onu? Yüreğimizde yangın, gözlerimizde yaş oldu. Güneş düşerken ufuklara, o bir daha doğmayacak mı? Sesini duyamayacak mıyız artık, o güzelim tınıyı? İnsanın ruhu, bir şekilde yaşamaya devam eder; sevdikleriyle, hatıralarıyla, eserleriyle. Her ne olursa olsun, ölümün karanlığıyla yüzleşmek insana yaşamın değerini hatırlatır. Çünkü ölüm, yaşamın ta kendisidir; ikisi birbirini tamamlayan, birbirine karışan birer parçadır. Ve belki de ölüm, insanı gerçekten yaşamaya davet eden en derin sırdır... Keşke hiç kimse ölmese.... 😔
Yeni bir gün beni, Yeni ufuklara çağırıyor.
Sayfa 19 - Öteki Yayınları Gece
Reklam
şimdi önce iberik yarımadasının kadınları ayaklandı ışıklara gebe ufuklara doğru ayakları sağlam yere basarak alev alev yollarda masmavi gökyüzüne karşı yaşamın vaadini doğrulayarak geleneğe meydan okuyoruz sıcak kiline biçim veriyoruz acıdan doğmuş yeni bir dünyanın bırakın da geçmiş kaybolsun hiçlik içinde dünü niye aldıracağız ki Kadın sözcüğünü yeniden yazmak istiyoruz dünyanın kadınları ayaklandı önce ışıklara gebe ufuklara doğru alev alev yollarda ileri ileri... ışıklara doğru
Devrimci Kadınlar
Devrimci Kadınlar
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 36 hours
Şifa niyetine...
Etkilenmemek mümkün değil. Dokunaklı bir hikayenin içinden böyle bir cerrahın yetişmiş olması, imkansızlığın sadece biraz zaman alan bir mesele olduğunu gayet akıcı bir biçimde anlatmış. Belki de en büyük çıkmazlarımızdan biri kalp ve beyin arasında bir bağ kurmamış olmamız. Yeni ufuklara açılmamızı sağladığı gibi, içinde bulunduğumuz durumun farkına varmamızı da sağlayabilecek bir enerjisi var kitabın. İçsel yolculuğumuza çıktığımızda dışarısıyla bağı koparmamanın hayati bir önem olduğunu da görebilirsiniz. Belki de içsel yolculuğun çoğu zaman bizi yalnızlığa, egoizme, nihilizme ya da anarşizme sempati duyar hale getirmenin belki de en önemli vurgusu; içimizin dışındaki herşeyi, herkesi görmezden gelmemiz. Lafın özü okumakla kaybetmeyeceğiniz şahane bir kitap bence. Keyifli okumalar...
Sihir Dükkanı
Sihir DükkanıJames Doty · Stabil · 2023271 okunma
188 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 32 hours
Simyacı romanı 1988 yılında yayınlanmıştır. Brezilyalı yazar Paulo Coelho (1947) tarafından yazılan eser, dünyada en çok okunan eserler listesine girmiştir. Eserin konusuna gelecek olursak; Seyyah olmak isteyen Santiago, babasının rahip ol teklifine karşın en çok seyahati çobanların yaptığına inandığı için çoban olmak istemiştir. Sürüsünü otlatırken dinlendiğinde sık sık aynı rüyayı gören Santiago, rüyasını yaşlı bir adama anlatmış ve yaşlı adam da onun bir yolculuğa çıkması gerektiğini söylemiştir. Santiago'nun çıktığı bu yolculukta başından bir dizi olaylar geçmiştir. Bir nevi Santiago, kişisel menkıbesini yaşamıştır. Bu eseri yaklaşık üç yıl önce okumuş ve hayatımda okuduğum en berbat kitaplardan biri olarak değerlendirmiştim. Ama bu seferki okumamda bana düşündürdükleri, hissettirdikleri çok çok başkaydı. Demekki gerçekten de her kitabın bir zamanı varmış. Neredeyse hepimizin bir konfor alanı var ve o alanımızdan çıkmaya cesaret edemeyiz. Aslında çıkarsak yeni ufuklara, yeni tecrübelere atılma şansımız çok fazla ama ne yazıkki tercih etmiyoruz. Santiago ise koyunlarıyla mutlu olmasına rağmen, merak duygusuna yenik düşüp rüyasının peşinden gitti ve kendi hazinesini buldu. Akıcı ve güzel olan bu kitabı okuyun okutturun. Keyifli okumalar dilerim...
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023206.9k okunma
Kendimiz olacağız diye kendimizi dünyaya kapatamayiz.Yahut dünya vatandaşı olacağız diye ayağımızın bastığı toprakları görmezden gelemeyiz. Bu ikisi arasındaki dengeyi doğru kurmamız gerekiyor. Bir toplumun hem sağlam köklerinin hem de açık bir ufkunun olması lazım. Köklerinizi korumak adına göğe bakmayı ihmal edemezsiniz. Yeni ufuklara açılmak adına köklerinizden vazgeçemezsiniz.
Reklam
544 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 10 days
*açıklama
Zaman geçiyor, dünya değişiyor ve hayatlarımız yeni ufuklara açılıyor günbegün. Ama bir şeyler kalıyor geçmişten, bir türlü kabuk bağlamayan ve inceden sızlayan bir yara gibi, 12 Eylül gibi. Keşke Bir Öpüp Koklasaydım, işte bu yaraya dokunuyor. Yakın tarihimizin bu en travmatik toplumsal dönüşümünün ve baskı rejiminin yeni bir kaydını tutarak,
Keşke Bir Öpüp Koklasaydım
Keşke Bir Öpüp KoklasaydımEylem Delikanlı · Ayrıntı Yayınları · 201444 okunma
Doğaçlama
Yolculukta, insan döner döner yalnızlığını severmiş. Sayfalar arasında dolaşırken insan, kelimelerin derinliğinde ki yalnızlığını severmiş. Bir fincan çay eşliğinde, şiirlerle seyir halinde, düşünceleri sessizlikte kaybolurmuş. Kim bilir, belki de en derin düşünceler, en güzel kelimeler sessizlikte bulunurmuş. İnsan, yalnızlığın içinde
1,334 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.