Ya da burada, hemen bu gece âşık olmak istiyorum yeniden.Kısa da sürse, başlı başına bir yanılsama da olsa aşk insanın kendini yeniden yaratması değil mi? Kendi yüreğine ulaşmada kışkırtıcı bir keşif yolculuğu değil mi? Ama çoktan bitmiş ve artlarında yangın yerleri bırakmış bütün sevdaların sesi var içimde.Gördüğüm kentlerin, geçtiğim yolların, yalnızca birkaç saati ya da olağanüstü akşamları bölüştüğüm ve sonra unuttuğum bütün insanların yüzleri.Sonradan anımsananlar dokunaklı, iyi ve değerli görünür insana.Ama şimdi bir yenilgi kokusu var her şeyde.
"Yenilgi diyorum çünkü onunla tanıştıktan sonra hislerimin adı aşk kelimesinin içine sığdırılmayacak kadar derin, kavuşamayacak kadar imkânsız olacaktı."
Bir kentin uçları arasında yürüyerek yol almak, tabanları şiştikçe yerden yükselen bir insana birinci saatte gezinti, ikinci saatte spor, üçüncü saatte savaş, daha sonraki saatlerde yenilgi gibi gelir.
Öncelikle çok iyi bir kitap olduğunu belirtmeliyim. Kurgu çok iyi bir şekilde kurulmuş ve size açık kapı bırakmıyor ya da anlaşılmaz değil.
Köylü bir kız olan Rin'in hayalleri olarak başlayan serüven, derin karanlık ve bu karanlığın ortasındaki kavurucu yangına dönüyor. Kelimenin tam anlamıyla yangına. Çok dehşet verici sahneler yer alıyor. Ve bu dehşet veren sahneler oldukça gerçek. Çünkü dünya zaten her zaman bir soykırım içerisinde sadece bu kitaptaki gerçek değil.
Okumanızı tavsiye ederim kesinlikle. İncelemeyi bir alıntı ile bitireceğim.
"Ve düşmanın bir insan değilse, bir hamam böceği ise kaç tanesini öldürdüğünün önemi var mıydı? Bir karıncayı ezmekle bir karınca yuvasını ateşe vermek arasında ne fark vardı? Eğlenmek için neden böceklerin kanatlarını koparmayasın? Böceğin canı yanabilir ama bundan sana ne?
Eğer sen kurbansan, düşmanının seni insan olarak görmesini sağlamak için ne yapabilirsin? Düşmanının seni yalnızca görmesini nasıl sağlarsın?
Ve baskıcı bir gücün umurunda olur mu?
Savaş sanatı mutlaklardan ibarettir. Biz veya öteki. Zafer veya yenilgi. Ara yol yoktur. Merhamet yoktur. Teslimiyet yoktur."
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çikar madem ki yar vardır
Yoktanda vardan da ötede bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Gögsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
“O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır.
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır.
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır.
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır.
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır.”