Babam zamanında bire otuz veren bu toprak, şimdi bire beş bile vermiyor. Torunum zamanında bire bir bile vermeyecek, dünya kötüleşip insan piçleşiyor.
Sayfa 373Kitabı okudu
Ermişi ermiş yapan fukaradir. Fukaralar ermişlerden tüm dertlerine, hastalıklarına, sayrilarina , yoksulluklarina derman ararlar. Zulümlere , öldürmelere , harplere, karşı koysunlar isterler.
Sayfa 353Kitabı okudu
… Mustafa Kemal iyi adamdı, hem de babayiğit bir kişiydi. Azıcık da alaycı. Bu neden böyleydi? Çok çalışmıştı. Varını yoğunu bu millete vermişti. Hocalar ona karşı koymuşlar, millete gavur diye ilanat vermişlerdi. Çok şey yapmış, çok engel aşmış.
Sayfa 139Kitabı okuyor
İsterse dünya kadar malı olsun, insanoğlu hiç doyar mı?
Sayfa 138Kitabı okuyor
Dünya dünya olalı, bir ermişin sonunun iyi olduğunu gören var mı? Ya darağacında can verir, a da derisini yüzerler.
Sayfa 333Kitabı okudu
İnsanın bir yerde, bir işte tek başına kalışı ölümden de beterdi. İşte ölüm dedikleri de buydu. Sonsuz bir yalnızlıktı, çaresizlikti.
Sayfa 242Kitabı okudu
Çocuklar büyüklerin gizlediklerinin aynasıdır.
Sayfa 180Kitabı okudu
Ana gibi yar olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz.
Sayfa 156Kitabı okudu
bu köylünün sidiğine basan uyuz olur. Bu köylü lanetlenmiş bir köyüdür.
Sayfa 120Kitabı okudu
Dışarda bir karanlık, bir karanlık var ki, balta kesmez. Hem de göz gözü kesmez.
Sayfa 41Kitabı okudu