Toplu Alıntı
Her şeyin bittiği, umudum da, aşkın da tükendiği düşünülen zamanlarda, yardım çığlıklarına cevap gibi yeni bir söz yetişir. Allah'ın rahmet ve merhametidir bu yeni söz. Rahmani. "büyür kulum" demesinin bir yolu. Sinemanın, hakikatle temas ettiği yer, bu yitirilmiş zamanı yeniden edinmekteki kabiliyetidir. Maddi uygarlık, özne
Mondros Mütarekesi gereğince Adana ve havalisi sulhün sonuna kadar muvakkaten İtilaf Devletleri'nin askeri işgali altında bulundurulacaktı. Nitekim İtilaf Devletleri'nin ilk defa Adana'ya getirmiş olduğu askerî kuvvetleri Ermeni gönüllü ve intikamcı askeri teşkil ediyordu. Bunların vazifeleri Türkleri yer yer imha ve Türk köylerini yağma, yakma ve yıkma, sakinlerini yok etme, sonunda da o zamanki ismi var kendi yok Cemiyet-i Akvam'a karşı veya Amerika Cumhurbaşkanı Wilson'a; "Burası Büyük Kilikya Ermeni Cumhuriyetidir ve ekseriyet de bunlardadır" demek idi.
Sayfa 42 - Milli Mücadele ve İşgal Hâtıraları II, Debboy HadisesiKitabı okudu
Reklam
MADENLERİMİZ YABANCILARIN İŞGALİ ALTINDA
Yeni anayasa değişiklikleri arasında yer alan mevcut Anayasa'nın 168. maddesi kaldırılıp ülke madenleri artık ulusal değer olmaktan, kamu mülkiyeti vasfından uzaklaştırılarak özelleştirme adı altında yabancı şirketlere, 20 adet Anglo-Amerikan şirketine teslim edilecek. Anayasa'nın en can alıcı noktalarından birisi de budur. 1982 Anayasası'nın 168. maddesindeki hükümler “Tabii servetler ve kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Bunların aranması ve işletilmesi hakkı Devlet”e aittir. Devlet bu hakkını belli bir süre için, gerçek ve tüzel kişilere devredebilir. Hangi tabii servet ve kaynağın arama ve işletilmesinin Devlet'in gerçek ve tüzel kişilerle ortak olarak veya doğrudan gerçek ve tüzel kişiler eliyle yapılması, kanunun açık iznine bağlıdır
11 Eylül'de Dünya Ticaret Merkezinden kurtulan New Yorklular, binadan çıkmalarına yardım ettikten sonra, başkalarının hayatını da kurtarabilmek için kendi hayatlarını feda etmek pahasına, korkusuzca ilerleyen itfaiyecilerden bahsederler. İnsanlar aşağı doğru kaçarken, itfaiyeciler yukarı katlara doğru çıkmışlar. Binadaki insanların tamamı
Sayfa 165 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
Mehmet Sadık Aran: Mehmet Sadık Aran ile Atsız üniversite yıllarından arkadaş idiler. Sık sık görüşürler ve şakalaşırlardı. Kuzey Azerbaycanlı olan ve 1918-1920 yıllarındaki bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti'nde Difai Partisi'nden milletvekilliği yapmış bulunan Mehmet Sadık Aran, Azerbaycan'ın Ruslar tarafından işgali üzerine bir süre yer altında faaliyet göstermiş, sonra İran üzerinden Türkiye'ye gelmiş ve Edebiyat Fakültesi'ne kaydını yaptırmıştır. Vefatı üzerine, Ağustos 1971 (92. sayı) tarihli Ötüken'de yazdığı makalede Atsız, onun hakkında şunları söylüyor: "Mehmet Sadık Aran'ın bizim Edebiyat Fakültesi'nde öğreneceği bir şey pek yoktu. Fuzuli'yi zaten ezbere biliyordu. Farsçayı da iyi bildiği için bütün Divan Edebiyatımız ve İran Edebiyatı ona açıktı ve nihayet o da bir ülkü ve mücadele adamı olduğundan Azerbaycan'ın kurtuluş davası için çalışmaya mecburdu. Bu sebeple Fakülteyi bıraktı. İstanbul'daki Azerilerden bir kısmının başına geçerek dergi çıkarmak, konferans vermek, propaganda yapmak suretiyle Azerbaycan davası yolunda çalıştı."
anıtkabir mezar odasında yer alan topraklara dair..
1981'de Türkiye'deki vilayet sayısı 67 idi. 68. vazo 1974'den beri Türk ordusunun işgali altında bulunan ve bugün itibarıyla da dünya ülkelerinin çoğunluğunca meşru bir devlet olarak tanınmayan ihtilaflı bölge Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne ait toprağı ihtiva ediyordu. Bugünse Atatürk' ün mezarını çevreleyen 68 değil 83
Sayfa 154 - 1974'den beri Türk ordusunun işgali altında bulunan.. yav he he..Kitabı okudu
Reklam
193 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.