Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ulusal Bilincin Sınav ve Sıkıntıları
Hepimiz toprağımızın bataklıklarında ve beyinlerimizin korkunç boşluğunda ellerimizi kirletmekteyiz .
Reklam
Sömürgeleştirilmiş ülkelerin doğmakta olan ulusal burjuvazileri, Batı burjuvazisinin son aşamasıyla özdeşleşir. Kestirme yolu seçtiğini de sanmayın; aslında sondan başlamıştır. Gençlik ve ergenlik dönemlerinin coşkusunu, cesaretini ve kararlılığını yaşamadan, çoktan yaşlanmıştır.
Sayfa 135Kitabı okudu
Kır halkı şehirlilere güvenmez Avrupalı gibi giyinen, onların dilini konuşan, onlarla yan yana çalışan, bazen aynı bölgede yaşayan şehirli insanı, ulusal mirası oluşturan her şeye ihanet etmiş bir dönek olarak görür.
Bizi hiçbir yere götürmeyen bu Soğuk Savaş'a son verilmelidir; nükleer silahlanma yarışı durdurulmalı ve az gelişmiş bölgelere cömert yatırımlar ve teknik yardımlar yapılmalıdır. Dünyanın kaderi, bu meseleye verilecek yanıta bağlıdır.
Reklam
Çalışma koşulları değiştirilmezse, emperyalist güçlerin hayvan düzeyine indirgediği bu dünyanın insanlaştırılması yüzyıllar alacaktır.
Sayfa 93 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Avrupa'nın refahı ve kalkınması, Siyahların, Arapların, Hintlerin ve Asyalıların cesetleri ve terleri pahasına inşa edilmiştir. Bunu asla unutmamaya kararlıyız.
Uluslararası Bağlamda Şiddet Üzerine
Bağımsız genç ulus ilk yıllarda bir muharebe alanındaymış gibi gelişir. Çünkü az gelişmiş ülkenin siyasi lideri, önlerindeki uzun yolu düşündükçe ürker, halka hitap eder: "Kollarımızı sıvayıp işe koyulalım".
Bes çareyeke mêtingehkar heye: ger hêza wê têra xwe hebe tundî. Bes vebijêrkeke xwecîh heye: yan koletî yan serwerî. Sömürgecinin tek bir çaresi var: gücü yetebiliyorsa şiddet. Yerlinin tek bir seçenegi var: ya kölelik ya egemenlik. J.P. Sartre
Reklam
Sömürgeleştirme döneminde sömürge halkı, akşam dokuzdan sabah altıya kadar özgür olmaktan asla vazgeçmez!
Sömürge insanı hapsedilmiş bir insandır; apartheid, sömürge dünyasının bölümleri ayrılmasının yalnızca bir biçimidir. Yerlinin öğrendiği ilk şey, kendi yerini bilmesi ve sınırları aşmamasıdır. Bu nedenle onun hayalleri her zaman kaslarla ilgilidir; eylem hayalleri, saldırgan hayaller... rüyamda sıçradığımı, yüzdüğümü, koştuğumu, tırmandığımı görürüm. Kahkaha attığımı, bir sıçrayışta bir nehri geçtiğimi, peşimdeki araba konvoyunun beni asla yakalayamadığını görürüm.
Sömürge aydını; bencillik, kibirli yakınmalar, ille de son sözü kendisi söylemek isteyenlerin çocuksu aptallığı gibi bütün putlarının yanıp kül olduğuna tanık olur.
Sayfa 51 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Sömürgeci burjuvazi, herkesin kendi öznelliğine gömüldüğü ve zenginliğin salt düşünce zenginliği olduğu, bireylerden oluşmuş bir toplum mefhumunu sömürge halkının kafasına kazımıştır.
Dekolonizasyon, heterojenliği yok edici radikallikte bir kararla ve ulusal, bazen ırksal bir temelde birleştirir bu dünyayı.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.