Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
yapamazdım artık yapamazdım yolun inkarından geliyordu ayak seslerim ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "yol almamışsın hiç sen, batmışsın..."
Furuğ Ferruhzad
Furuğ Ferruhzad
ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "yol almamışsın hiç sen, batmışsın... “
Reklam
“ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "yol almamışsın hiç sen, batmışsın... "
Yeşil Evham
"tenim, sığmıyordu yalnızlığımın kozasına.."
Sayfa 82 - Can Yayınları
Yeşil Evham
bütün gün ağlıyordum aynada bahar penceremi ağaçların yeşil evhamına bırakmıştı. tenim, sığmıyordu yalnızlığımın kozasına ve kağıttan tacımın kokusu kirletmişti güneşsiz ülkenin fezasını yapamazdım, artık yapamazdım sokağın sesleri, kuşların sesi kadife topların kaybolma sesi koşuşan çocukların hay huyu bir tel çubuğun ucundan
yapamazdım artık yapamazdım yolun inkârından geliyordu ayak seslerim ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "hiç yol almamışsın sen, batmışsın..."
Reklam
yapamazdım artık yapamazdım yolun inkarından geliyordu ayak seslerim ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "yol almamışsın hiç sen, batmışsın... "
Sezileriyle hareket eden bir insan olmayı hiçbir zaman beceremedim. Üstelik, böyle yapan insanları, içinde bulundukları vaziyete göre fazla çaresiz veya had aşan bir ümit varlığa sahip olmakla etiketleyerek, onlarla bir masaya oturup da hayatı aynı gözlerle izleyebileceğimi hiçbir zaman düşünmedim. Benim yeşil dediğime onların mavi diyecek olması, beni asla şaşırtmayacaktı örneğin ve baktığımız yerde yeşilden başka bir rengin var olması bana göre imkansızdı. Ancak gecikerek anlıyorum ki, insan olarak doğadan yeterince kopamamış,tehlikelere karşı, ortada somut bir delil olmamasına karşın; belki farkına varmadan burnumuz ilişen bir koku, belki gündelik hayatın akışına ait olmayan bir sesi kulağımızın fark edişi, bize bir uyarı yolluyor ve modern hayatın adına evham, kuruntu, vesvese ismini taktığı bir savunma mekanizmasını harekete geçiriyordu.
yapamazdım artık yapamazdım yolun inkarından geliyordu ayak seslerim ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "yol almamışsın hiç sen, batmışsın ... "
Furuğun Öyküsü adlı o güzel kitabında Celâl Hosrovşahi Furuğ'u şöyle anlatır: "Furuğ hayat doluydu, ondaki canlılıktan keyiflenirdim. Çevresindeki her şey onda merak duygusu uyandırırdı. İnsanları ve doğayı severdi, denize ise âşıktı... Gülerken tüm yüzü ve gövdesiyle gülerdi. Gülüşü içten, yürektendi. Ağlaması da. Hep aynanın önünde ağlardı. Bir şeye üzüldüğünde, bunaldığında gider aynasını alır ve ona bakarak ağlardı." Aynada ağlayan o isyankâr kadın "Yeşil Evham" şiirinde de dillendirecektir bunu: bütün gün ağlıyordum aynada bahar penceremi ağaçların yeşil evhamına bırakmıştı.
Sayfa 10 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
ve umutsuzluğum daha büyüktü ruhumun direncinden ve o bahar ve o yeşil evham penceremin önünden geçen gönlüme "bak" diyordu "hiç yol almamışsın sen, batmışsın..."
Sayfa 251Kitabı okudu
Yeşil Evham
Ve umutsuzluğum ruhumun direncinden daha genişti Ve o bahar ve yeşil evham Penceremden geçen, içimden" bak "diyordu "İlerlememişsin hiçbir zaman sen dalmışsın."
267 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.