Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
On yedi yaşındayken hayaller insanı oyalar çünkü önünde seni bekleyen bir sürü gerçekliğin olduğunu düşünürsün.
Bir daha hiç kimseyi onun kadar önemsemedim, önemsemek de istemedim zaten.
Reklam
Ama Anne gerçek hayatta kırık bir kalple yaşamak, kitaplardaki kadar korkunç bir şey değil. Çürük bir diş gibi. Gerçi bu benzetme pek hoş olmadı ama. Günlerce canın yanıyor, uyuyamıyorsun ama aralarda hayattan keyif almaya devam ediyorsun. Hayaller, yankılar, şekerler sana sanki hayatta hiçbir derdin yokmuş gibi hissettiriyor.
İşte gerçek hayatın en kötü ya da en iyi yanı budur, Anne. Hayat sürekli üzgün olmana izin vermez. Sen ne kadar mutsuz ve romantik olmaya çalışırsan çalış, hayat seni mutlu etmeye devam eder, başarılı olmanı sağlamayı da.
"Biz hep bize en çok ihtiyaç duyanları severiz...
Sayfa 120Kitabı okudu
"... ismin Kerrenhappuch olsa da severdim. Bence insanlar yaptıkları iyilik ya da kötülüklerine göre adlarını güzel ya da çirkin hale getiriyorlar. "Bu çok güzel bir düşünce," dedi Anne heyecanla. "İsmin başlangıçta hiç güzel olmasa bile, çok güzel yaşayıp ismini güzelleştirme düşüncesi yani. İnsanların aklına ismini çok güzel ve çok hoş bir şekilde kazıma düşüncesi..."
Sayfa 272 - EphesusKitabı okudu
Reklam
Birbirine ait olan şeyler mutlaka bir araya gelir. İnsanlar bunu bilse pek çok sorunla boğuşmak zorunda kalmazlardı. Ama bilmiyorlar, o yüzden de birbirlerine ait olmayan şeyleri bir araya getirmek için o güzel enerjilerini boşa harcıyorlar.
Sayfa 340 - EphesusKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.