Kabulleri anlamakta güçlük çekmeyen insanlar, nedense retleri, özellikle bir tercih sonucu seçilmiş "ret"leri anlamayı reddediyorlardı. Söz konusu şair örneğinde olduğu gibi denizin kenarında büyüyüp denizi temsil etmeyi reddetmiş biri olmayı anlamak istemiyor, onu illa doğup büyüdüğü coğrafyaya mıhlamak gerektiğine inanıyorlardı.