Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hiçbir insan kültürü dil ve müzikten yoksun değildir. Müzik, bizi içine alır ve bütün duyumsayışımızı etkiler. Dolayısıyla, aynı müzik çok sayıda insan tarafından bir kez dinlendiğinde, kaçınılmaz sonuç duygu-durum geçişliliği olacaktır. Dinleyicilerin tamamı kendinden geçecek, melankolik, düşünceli bir duygu hâline girecek ya da diğer
Sayfa 104 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
Nitelik, öznelerin ve nesnelerin üzerine, Noel ağacına yılbaşı süsü koyar gibi koyabileceğiniz bir şey değildir. Gerçek Nitelik öznenin ve nesnenin kaynağı, yani ağacı oluşturan kozalak olmalıdır.
Sayfa 300 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1980 yılbaşı gecesi…
(…) Türkiye televizyonlarında ilk kez bir dansöz Nesrin Topkapı, saat tam 12’de, elinde bir baston, üzerinde göğsünü ve kalçalarını kapatan şalvarımsı bir kostümle televizyona çıktı, böylece Türkiye’de televizyona çıkan ilk dansöz unvanını almış oldu.
Sayfa 116 - Yapı Kredi Yayınları - 14. BaskıKitabı okuyor
70’lerin ikinci yarısında yılbaşı gecesini evde tombala oynayıp televizyon seyrederek geçirmek zorunda kalışın bir nedeni enflasyonsa, bir başka nedeni de terör yılları olmasıydı. Birçok şehirde sokağa çıkma yasağı uygulanıyor, gece on ikiden sonra sokaklarda kimseler kalmıyordu. Gece sokağa çıkmak korkulu bir macera haline geldiği için, yılbaşı geceleri sokağa çıkma yasağı ikide başlatılsa da, çoğu aile evinde kalmayı tercih ediyordu.
Sayfa 114 - Yapı Kredi Yayınları - 14. BaskıKitabı okuyor
•AYVDİ
Ateş olmak.Ne kolaydı bir mumun ucunda yanan ateş olmak.Ateş olsaydım yanmayı ve sönmeyi bilirdim.Isıtmayı ve aydınlatmayı severdim en çok da.Kibritçi kızın ilk çakışında,ilk kibritinde yanardım hatta;çok bekletmezdim onu bu tatlı his için.Böylece küçük kalbi etraftaki evlerin içinde kutlanan sıcak yılbaşı için çaresizce çırpınmaktan yorulmazdı,nasır bağlamış ellerini defalarca yırtık pantolonundan çıkarmak zorunda kalmazdı,daha uzun dayanırdı ve daha geç dalardı uykusuna.Bir az daha göre bilirdi kafasını kaldırsa,henüz şehrin o kadarda yok etmediği yıldızları.Bir dilek tutmak için umut ışığınıda görseydi… Tamamdı işte…Ateş olsaydım keşke…Hiç yazkmazdım belki ama yanmayı biliridim:)
Uzun bir yolu, ancak gün be gün adım adım ilerleyerek kat edebiliriz. Yoksa, ömrü yılın ilk gününden ilerisine vefa etmeyen yılbaşı kararlarıyla kalırız.
Reklam
Cleo nun böyle hediyelere gücü yeten herkesin bilmediği bir sevgilisi vardı. Yılbaşı gecesi onu randevuya götüren adam daha önce hiç kimsenin görmediği biriyse, Cleo'ya bu kıyafetleri kim vermişti? Eger randevuya çıktğı kişi ona atkıyı vermiş olsaydı, bu durumda o gece bu atkıyı takmaz mıydı?
Sayfa 248 - Arkadya YayınlarıKitabı okudu
“İnsanların bir yılbaşı uydurmuş olmalarına niçin kızıyorsun? Onu eğlence için mi, sadece kendilerini avutmak için mi uydurmuşlar? Hayır. Yılbaşı diye bir şey uydurmasalardı zamanı bölemezlerdi, birtakım işlerin bundan ne kadar önce yapıldığını bildiremezlerdi. Tarihi anlatmayı kolaylaştırmak için yıllara birer ad takmak gerekmez miydi? 1951, 1952, 1953...
Sayfa 100Kitabı okudu
Evlatlar Günü'nü unutmayalım hocam o da varmış..
Kapitalist Batı, kapitalizmin temeli olan üretim ve tüketim ilişkilerinde üretimi kendine alıp tüketimi bize bıraktı. Onlar ürettikçe üretiyor, biz tükettikçe tüketiyoruz!... Tüketim yavaşladığı anda ise, Batı'dan yeni cinlikler geliyor : İşte yılbaşı; Anneler Günü; Babalar Günü; Dedeler Günü ; Sevgililer Günü bu cinliklerden bazıları. Özel gün demek hediye demektir. Hediye ise paradır : Daha çok para!...
Sayfa 64 - Nesil YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.