672 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Yine ben, yine bir antoloji... Daha önce yazdığım "Dünya Şiir Antolojisi" incelemesinde; antolojilerin, öznellik-nesnellik sebebiyle tartışmalara açık olduğunu belirtmiştim. Yılmaz Odabaşı da tam bu minvalde bir seçkiye imza atmış. Bakıldığında antoloji hazırlayanlar kişisel olarak düşünsel ve edebi herhangi bir şey üretmezler.
Son Çeyrek Yüzyıl Şiir Antolojisi
Son Çeyrek Yüzyıl Şiir AntolojisiYılmaz Odabaşı · Alfa Yayıncılık · 200398 okunma
78 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 hours
VURULDUM!
“Bugün 70'lerin başbakanı Nihat Erim'in adını bile duymamış insanların, o dönem hücrelerde yatan Ahmed Arif'in adını, şiirlerini halen yüreklerinde bir bayrak gibi taşıması, edebiyatın zamana direnen gücünün muktedir olanı her zaman yeneceğinin somut kanıtıdır.” Yılmaz Odabaşı Herkes şiir sevmez.
Her Ömür Kendi Gençliğinden Vurulur
Her Ömür Kendi Gençliğinden VurulurYılmaz Odabaşı · Doruk Yayınları · 1996613 okunma
Reklam
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Hediye kitap
Okuduğum bu harika kitabı ve yanında sürpriz kitapları instagram sayfamda 2 kitap sever arkadaşıma hediye edeceğim akşam saatlerinde hediye kitap postunu paylaşmış olacağım katılmak isteyen arkadaşlarımı instagram sayfama bekliyorum
Şarkısı Beyaz
Şarkısı BeyazYılmaz Odabaşı · Öteki Yayınları · 2018474 okunma
304 syf.
·
Not rated
Sanırım haziran başlarında bir akşam. Gündüzüne inat, serin hava. Biraz yürüsem iyi gelir diyorum. Gidebilirsem Koşuyolu Parkı na kadar... Sabahtan beri hiçbir şey istemiyor canım. Tatlıcı Şeyhmus'un önüne gelene kadar sürüyor bu durum. Burma kadayıf görene kadar... Oturup bir porsiyon tatlı istiyorum. Henüz ikinci lokmayı bitiriyorum ki kesiyor, yiyemiyorum daha fazla. Sabahtan beri aç olmamdan olacak, dengem alt üst oluyor bir anda. Gözlerim hâlâ tatlıda, kalkıyorum yerimden. Felaketinden vazgeçememek benimkisi. Nasıl iştahla başlamıştım oysa. Sanırım çok sevsen de sabırsız davranmak hep dengeni alt üst ediyor... Hep öyle oluyor zaten.... Yilmaz Odabaşı'nın kendi dilinden yazdığı, ismini Cemal Süreya 'nın Şarkısı Beyaz adlı şiirinden alan roman, 80'li yıllar, darbe sonrası sıkıyönetim döneminde kendine yeni bir başlangıç yapabilmek için çabalayan bir adam, sıkıntıları, acıları ve ummadık anda kapısında bulduğu, aşık olduğu Nevin'i konu alıyor. Nevin, manik depresif, hukuk fakültesi öğrencisi. Tutarsız hareketleri, onun iyileşmesi için verdiği çaba yazarı ne kadar yorarsa yorsun, dengesini ne kadar alt üst ederse etsin, ne kalbe hüküm veriliyor, ne de kalbin çığlıklarından , dışarıdan gelen " boş ver " ler işitilebiliyor. Netekim sevmek, sevdiğinin iyi oldugunu bilmektir zira... Ama yolları kimse tutamamış bu zamana dek. Ne gidenlere gücü yetmiş yolu bekleyenin, ne de felaketi olsa da, sevmekten vazgeçmiş bir kere tutulan... Gitti...Kanatları yüreğimdeydi Kalan elimde minyatür bir kuş şimdi Yitirdim o aşkın kimliğini Hükümsüzdür... Keyifli okumalar...
Şarkısı Beyaz
Şarkısı BeyazYılmaz Odabaşı · Öteki Yayınları · 2018474 okunma
68 syf.
·
Not rated
"Ölümdür yaşanan tek başına, Aşk iki kişiliktir." - Ataol Behramoğlu "Aşk tek kişiliktir; İkinci bir kişiye bilet yoktur." - Yılmaz Odabaşı "Aşk bir dengesizlik işi, Sensiz olmaz." - Bülent Ortaçgil "Jötem ille de jötem." - Serdar Ortaç Genç bir kadının daha çocuk yaşta tutkuyla sevdiği, zaman geçtikçe kara sevdaya, saplantıya dönüştürdüğü adama yazdığı mektubun öyküsü. Saplantılı, açıklaması olmayan, delice platonik aşk öyküleri okumaktan hoşlanmıyorum esasen. Kabul ediyorum aşk bir dengesizlik işi ama neden sorusunun ama öyle ama böyle bir cevabı olmalı diye düşünüyorum kurguda da, reel hayatta da. Dengesizlikten çıkıp düpedüz manyaklık işine dönüştüğündeyse dahil olamıyorum mevzuya çoğu kez. (Saplantılı bir platonik aşk hikayesi olmasına rağmen rasyonellikle bağı hepten kopuk olmayan Werther biraderimizin öyküsünde bu hissi yaşamamıştım.) Bu kitapta da kahramanımız olan kadının sıradan gibi görünen bir ergenlik aşkının hayatı kendisine zindan eden bir takıntıya dönüşmesine ikna olamadım. Ama Zweig çok iyi bir gözlemci, harika bir anlatıcı. Okuyucuya en uzak gelen hikayeyi bile öyle güzel kurgulayarak anlatıyor ki, bir anda akıp gidiyor kitap. Kurgu olarak vurulmasam da Zweig'ın ustalığı, psikolojik analizleri sayesinde okumaktan pişman olmadığım bir kitaptı özetle.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226k okunma
124 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 30 hours
Kaçak çay ve tütün kokulu şiirler..
Şiirleri okudukça Ahmet Kaya geldi aklıma.. Şiirleri en çok bestelenen şair, şiirleri kadar şiirlerinin başlıkları da harikulade. Adeta başlıkları bile bir şiir niteliğindeydi benim için (Suskunluk Vurgundur Günbatımına, Sağır Sessizlikler, Adı Konulmamış Hüzünlerden Dipnotlar..).
Ahmed Arif
Ahmed Arif
'in yöresel ve dağlı sesi ile
Attila İlhan
Attila İlhan
'ın kentli lirizminin birleşimi sayılabilecek yalın ama derin imgesel şiirleri vardı.
Konuşsam Sessizlik Gitsem Ayrılık
Konuşsam Sessizlik Gitsem AyrılıkYılmaz Odabaşı · Nemesis Kitap · 2013274 okunma
Reklam
92 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 26 hours
Feride - Y. ODABAŞI /Ve ölesiye yalnızlığım...
"Herkesin bir Feride'si vardır bilmez miyim Herkesin bir ayakkabısı gibi bir de şarkısı Herkesin bir kimsesi vardır ben bilmez miyim Bir de kimsesizliği." (s. 19) Şiirle tutunmak okumaya, Şiirle dinlenmek, Şiirle ruhunu terapi etmek, Şiirle gününü bir şiire çevirmek...
Feride
Feride
Şairin okuduğum ilk eseri oldu. Hani derler
Feride
FerideYılmaz Odabaşı · Cem Yayınevi · 1998780 okunma
129 syf.
·
Not rated
Ne zaman Diyarbakır’dan bahsedilse bir yerde ; içinde daima yorgunluk taşıyan otobüslerin tepeden şehre inerken ışıl ışıl yanan şehir lambalarına inat, içimi kaplayan soğukluk geliyor aklıma. Çukurova’nın uçsuz genişliğine alışan gözlerimin bu coğrafyada alışkanlıklarını bir anda terk edivermesi belki nedeni, belki de hep ohal döneminden hatırımda
Sevginin Herkesten Şikayeti Var
Sevginin Herkesten Şikayeti VarYılmaz Odabaşı · Nemesis Kitap · 2012228 okunma
380 syf.
·
Not rated
Her ömür kendi gençliğinde vurulur. Güzel bir şiir kitabı özellikle cümleleri kişinin yeri geldiğinde kendini bulur o şiirlerin arasında aslında çok ölüm teması var belki bu yüzden her okura sıkıcı gelebilir.
Her Ömür Kendi Gençliğinden Vurulur
Her Ömür Kendi Gençliğinden VurulurYılmaz Odabaşı · Red Kitap · 0613 okunma
48 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 10 hours
Herkes ölür ölümünü; göğe salıp düşlerini,
Herkes ölür ölümünü; göğe salıp düşlerini, salıp tenini, nefesini bırakır ceketini. Herkes bırakacaktır ceketini. (Yılmaz Odabaşı) ÖLÜM, muhabbeti bile insanın hoşuna gitmeyen ama herkesin kendi filminin son sahnesinde yaşayacağı kaçınılmaz mukadderat... Emile Zola üstad, bu eserinde beş insanın ölümünde yola çıkarak bize ölümü anlatmış. Herkes, aynı şekilde mi acaba bu sonu yaşıyor. Beş çarpıcı öyküde sırayla; Aristokrat, burjuva, esnaf, köylü ve işçi ailelerine bizi misafir ediyor. Tüm öyküler mezarlıkta son buluyor. Kendi ölüm korkusu yüzünden cenazede olan, daha ölüyü gömmeden miras kavgası, çaresizlik, kabulleniş... Bu minik eseri okuyunca, mağaradan bugüne aslında bugüne değişen pek bir şey yok... Ölüm ve Sevgi dün ve yarın üzerinde her anlamda konuşulmaya değer önemli iki tılsımlı kelime... ölüm her aklına geldiğinde ah edip vah edip inleme bu halinle tanrıyı incitmiş olacaksın ecel kapını çaldığı zaman evi telaşa verme o geldiği zaman sen gitmiş olacaksın ( Okuyunca aklıma gelen Ahmet Kaya dörtlüğü ) İyi okumalar
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Can Yayınları · 202015.6k okunma
207 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.