Ne mene şey şairlik,
dil'le deşilen yara ne acı,
ama yaralar da iyileşir inan,
belki bir dize kalıcı...
Yanalım,
bize düşen yanmaktır.
Kıvılcımlar sıçramasın;
yan şair yan
belki tutuşur dünya senin ahından!
y
a
n
a
l
ı
m: Bize düşen yanmaktır...
/Düş ölür,sevda düşer;
bize düşen yazmaktır!/
seni bir çığlık gibi sevdim
uzanıp sesimin avlularına sen de her sabah
sabah...sevince bir sevgiyle gideriz
sonra durur vitrinlerden çiçekleri seyrederiz
puştluklar bizi seyreder,
biz çiçekleri...
seni bir kar gibi sevdim
üşüye üşüye eridim!
bak, kentleri de, dağları da bozdular
başka rüzgârlar giydirdiler kentlere
dağlara başka tüfekler
kalk,
gidelim
buralardan gidelim!
seni bir namlu gibi sevdim
sen ise tetiklerimi ezberliyordun
kıyametler koparken alnından bu kentin
geceydi... ansızın seni bir tufan gibi sevdim
b e d e n i m a l a b o r a !
Biz bu kentlere sığdık da,
bu kentler bize sığmadı Asiya!
Ve bir çığlık gibi günlerin çarmıhında;
arttıkça yalnız, sustukça silik...
Ay ışığı gölgeleri büyüttü,
son kuşlar da vuruldular dağlarda.
Yakamozları söndü sahillerin, ışıkları evlerin;