Kalp Birliği
Bir gün yeniden karşılaşacağız, eminim. Yine göreceğiz birbirimizi.
Sayfa 141Kitabı okudu
Kaç kere yıktım, yeniden yaptım, yıktım yaptım... Yeniden yok ettim. Bişeylere tutunmak istemiyorum da ondan, bezlere, paçavralara, altınlara, madenlere, tahtalara filan tutunmak istemiyorum. Kendisi boşlukta yuvarlanan insanın, yine boşlukta uçuşan kâğıtlara tutunmak istemesi ne korkunç çaresizlik... Hiç olmazsa ben yuvarlandığım boşluktaki yalnızlığımı biliyorum. Hiç, hiçbişeyin değeri yok artık benim için.
Sayfa 257Kitabı okudu
Reklam
Yeniden Görüşmek Üzere
Annemin cenaze töreni. Vostıyakovski mezarlığında. Şimdi kendimi oldukça savunmasız hissediyorum. Yeryüzünde kimse beni onun sevdiği gibi sevmeyecek. Kefeni içinde hiç kendine benzemiyordu. Sevgili, sevgili annem! Göreceksin, Allah'ın izniyle, çok daha fazla şey yapacağım. Her şeye yeniden başlamalıyım yine! Hoşçakal, hayır hoşçakal değil, yeniden görüşmek üzere. Buna inanıyorum.
Sayfa 254
Ama gelecek, mutlaka, ruh taşlaşmadıysa eğer, her günahın gömüldüğü derinlikten çıkacağı bir an gelir. . Bu yüzden ev neşesiz, tatsız, bunaltıcıydı ama havasında bu bunaltıya uymayan, şaşırtıcı bir yaşama inadı vardı. Mürşit bu inadı fazla ısrarlı, hatta gereksiz buluyordu. Gerçi yaşamayıp ne yapılacağını da bilmiyordu, bunu pek düşünmek
Gün biter gülüşün kalır bende anılar gibi sürüklenir bulutlar Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır yarım kalan bir şiir belki de Aykırı anlamlar arayıp durma güz biter sular köpürür de kapanmaz gülüşünün açtığı yara uçurum olur cellat olur her gece Her gece yeniden bir talan başlar acı ses olur, ses deli bir yağmur eski bir eylüle gireriz böylece Sığındığım her yer adınla anılır ben girerim, sokağı devriyeler basar bir de gülüşün eklenir kimliğine
Özgecan Aslan
Bana ne yaparsan yap ama babam görmesin olur mu? Onun canı benimkinden çok yanar. Ben en fazla ölürüm de o bu acıyla yaşayamaz. Bana ne yaparsan yap, sakla beni, ne olur. Hatta yak beni kül olsun uçsun hayallerim. Onları da yok et lütfen, yoksa babam inanmaz ki küllerimden yeniden yaratmaya kalkar beni. Bana ne yaparsan yap ben dayanırım ama o dayanmaz. Annem de görürse beni böyle, ellerimi kesik falan çok üzülür, ne bileyim bana ördüğü hırkadan iğneleri çıkartır dikmeye kalkar beni. Babama da söyle merak etmesin beni. Ben ona söz verdiğim gibi yine buluşacağim hastalarımla, yine iyileşip yeniden dirileceğim. Belki öleceğim ama yaşayacak haklarım, özgürlüğüm... Yok oluşum var edecek nice cesaretsiz kadınları. Belki ben öleceğim ama onlar yaşayacak bu sayede. Her ne yaparsan yap, sakla beni, görmesin kimse tükenmesin umutları başka kimselerin. Babama da söyle, üzülmesin çok fazla. Ben söz verdiğim saatte evde olacağım. Sakla beni, görmesin kimse. Görmesin ki onlar da benim gibi yarım kalmasınlar böyle .
Reklam
Tam gitmek üzereyken bacaklarına yapıştım ve onu durdurmaya çalıştım. "Anne," dedim özlem dolu bir sesle. "Anneciğim." Beni kendinden itmeye çalıştı. Yüzsüzün tekiydim. Annem itse de ondan gidemezdim. O benim annemdi. "Benimle konuş! Bana çağır, bağır, nefret kus ama ne olur konuş benimle!" Konuşmadı. Ağzını bile açmadı. Önceden olsa bağırırdı. Artık bağırmıyordu bile. Sesini çok özlemiştim. "Sana söz veriyorum abimi bulup getireceğim," dedim gözlerimden yaşlar sicim sicim akarken. Dilimden dökülen her söz birer yemindi. "Oğluna kavuşacaksın. Eskisi gibi mutlu olacaksın. Yine ona şarkılar yazıp ninniler söyleyeceksin. Onun için piyano çalacaksın. Yemekler pişireceksin. Yeniden beyaz giyeceksin. Söz anne. Söz veriyorum. Oğlunla seni kavuşturacağım." Kavuşturamamıştım. O yeminin üstünden yıllar geçmişti, abimi bulamamıştım. Abimi bulmadan ölmeye niyetim yoktu. Ölüsü ya da dirisi, elbet karşıma çıkacaktı. Onu bulacaktım. Anneme verdiğim bir söz vardı. Çocuklar, annelerine verdiği sözü tutmalıydı.
Sayfa 283
Hayatı çokça sorguladığım günlerden biri
Yine yeniliyoruz hayata Yeniden başkalarının varlığına, Yok olup giden varlığımızı armağan ediyoruz.
Sayfa 142
Veriler doğrulamıyordu ama Fiona'ya öyle geliyordu ki, 2012 yazının sonunda Büyük Britanya'da evlilikler ve birliktelikler bir gelgit dalgasına kapılmışçasına dağılıyor, dertler kabarıyor, koca evler dalgaya kapılıp sürükleniyor, mülkler ve umut dolu hayaller savrulup gidiyor, güçlü bir yaşama güdüsüne sahip olmayanlar boğuluyordu. Sevgi
Hiç uçağa bindin mi? Şimdi, kapa gözlerini ve bir uçağa bindiğini düşün... Eve dönüyorsun. Havaalanında sevdiklerin bekliyor; tıpkı senin hasretle onlara kavuşmayı beklediğin gibi. Çok özlediğin;eşin, çocukların, annen, baban, torunların, arkadaşların...Onlara kavuşmana bir saat varken bir anons duydun: Sayın Yolcular, şimdi sakin olmaya çalışın.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.