Hiçbir zaman hayatı böyle ele geçmez, yola gelmez hain bir şey olarak bilmemişti; o hayatını geldiği gibi yaşamıştı, sonra, onu kendisine uydurmak zorunda kalınca, öğrenmeye, tanımaya başlamış, tanıdım dediği yerde yine bilinmez bularak, sonunda onun anlaşılmaz bir bilmece, bütünüyle çaresizliklerden oluşan acı verici bir bilmece olduğunu görünce dehşeti artmıştı. Şimdi, artık bu hayata karşı bir kin ve gazap hissediyor, bir şey yapmamak durumuyla büyüyen bu kin onu acı, zalim yapıyordu. Ne kadar aldanmış olduğunu, hayatını güzel ve mutlu bir hayat diye görmekten çok, öyle devam edecek, öyle devam etmemesi için hiçbir sebep yok diye inandığı için ne kadar budalalık etmiş olduğunu, bir gün, yalnızca kalbin yorulduğu, ruhun usandığı için her şeyin değişip insanın yabancı bir çevre, yabancı bir hayat içinde yaşadığını kabule mecbur kaldığını görüyor, her şeyi şimdi anlıyordu. O hiç, bunu hiç düşünmemiş, buna ihtimal vermemişti. Ruhu daima bir halde kalacak, kalbi ölünceye kadar öyle vuracak sanmışken, işte ona da yaş, o her şeyi en gerçek rengiyle görüp anlamak yaşı geldiğini görüyordu; bir anlam veremediği, bir sebep göremediği sıkıntıların, hep alıştığı hayatın artık ruhuna yetmediği için ortaya çıktığını ve sonunda şimdi ruhunun değerli besinini bulduğu zaman, o hiçbir şeyi bilmeden düzenlenmiş ve kabul edilmiş hayatın bağlarıyla bağlanarak bu yeni mutluluğu reddetmek, uzaklaştırmak zorunda olduğunu görmek, kendisine acı geliyordu. Ah, yeniden hayatına başlamak mümkün olsaydı...
Sayfa 236
Aaron söylediklerin olması gerekenler ama yine eridik :)
“Duymadın mı?” diye sordu ona.”Sana beni bırak dedi.” Benjamin, kaşlarını çattı ama öfkeli olmaktan çok şaşkındı. “Ben, onun sevgilisiyim.” Ben daha bir şey söylemeye fırsat bulamadan Aaron bana kısaca bakıp yeniden ona doğru döndü.”Bu neyi değiştirir? Sana beni bırak dedi.Sevgilin diye her boku yapabileceğini mi sanıyorsun.
Reklam
Selma soluk almak ister gibi sustu, sonra devam etti: "Seni mutluluğa götürmesi, beni kadınlık görevime bağla­ması için hayat mı ayırıyor bizi? Böyle mi sona eriyor bu harika düş, acı gerçek böyle mi ortaya çıkıyor? Girdap böyle mi yutuyor bülbülün şarkısını, rüzgarlar böyle mi dağıtıyor güllerin yapraklarını, ayaklar böyle mi eziyor şarap
A. buradayken üstünkörü okuduğum kitaplardan birini yeniden okumak istiyordum. O zamanki beklenti­min, düşlerimin bu kitaplarda biriktiğini, o zaman yaşa­dığım tutkuya benzer bir tutkuyu yeniden bulacağımı sanıyordum. Yine de bunu yapmaya karar veremiyor, kitabı açtığım anda batıl bir inançla geriliyordum; sanki Anna Karenina, falan sayfasının bir uğursuzluğu göze almadan çevrilmemesinin şart koşulduğu o gizemli ya­ pıtlardan biriydi.
Sayfa 43 - Can Yayınları
Uykuyu bir yorgan gibi gözlerine çektiğin gecelerde, gözlerine uyku girmeyen Doğu Türkistanlı, İdlibli, Gazzeli ve Mısırlı kardeşlerinin necatı için dua et. Her namazdan sonra "Bedir'deki küfür ordusunu vurduğun gibi küfrü yine vur Ya Rabbi!" diye yalvar. Unutma! Bedir ruhunu kuşananalara Allah, yeni Bedirler ihsan edecektir. Ateşten Hz. İbrahim'i, Söğüt'ten Osmanlı'yı çıkaran Allah Azze ve Celle'ye yemin olsun ki evlerinde Mus'ablar yetiştiren bir milletin ufukunda yeniden Bedir gibi zaferler doğacaktır.
Sayfa 127 - Hüküm kitapKitabı okudu
ben pişman değilim sevgilim benim, sen gecenin soğuk sokaklarında işte yine bu aşık gözlerinle yeniden bulacağın başka bir benle söyleş ve beni göz altlarının sevecen çizgilerine konacak olan onun hüzünlü öpücüğünde anımsa
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.