"Dünyaya geldik ve bir hiçliğin ortasında bulduk kendimizi. Evet, büyüdük, çalıştık, eğlendik, nadir de olsa mutlu olduk ama yaşadıklarımızın hepsi bir hiç olacak ve bir hiçliğin içerisinde yaşadığımızı bilmek, insan ruhuna vurulmuş en büyük darbedir."
Bugün adalet anlayışına göre rütbeler, nişanlar ve emekli maaşı kişinin ahlâki özelliklerine ve yeteneklerine göre değil, ne olursa olsun hizmet edip etmediğine bakılarak veriliyordu.
Bir canlı ne kadar basitse, o kadar az duyarlıdır ve uyarılara karşı daha zayıf karşılık verir. Ne kadar gelişmişse, gerçekliğe karşı daha fazla duyarlıdır ve daha enerjik bir biçimde tepki verir.
Bir bilgin ya da sadece düşünen, kafası çalışan bir kimse, diğerlerinden tam da acıyı küçümsemesiyle ayrılır. Bu kişi her zaman hâlinden memnundur ve hiçbir şeye şaşırmaz.