Kitap ilk olarak farklı bir yapıda olmasıyla dikkatimi çekti. Sol tarafta Ekmel Bey'in günlüğü sağ tarafta ise Derya'nın günlüğü. Okurken gün gün önce Ekmel Bey'in günlüğünü okuyup daha sonra Derya'ya geçtim. Arada hızımı alamayıp ikisini tek kitap gibi ya da Ekmel beyi okuduktan sonra Derya'nın diğer gününe geçtiğim de oldu. Bu yönden de okuyucuda ki dikkati canlı tutuyor.
Olay örgüsü açısından bakıldığında Derya ve Ekmel'in hayat hikayesini hem kendi bakış açılarından hem de diğerine anlattığı haliyle görebiliyoruz. Ekmel Bey'den ziyade Deryanın günlüğünde kendisine ve çevresine yönelik bakış açılarındaki değişim daha fazla beni içine çekti.
Derya hep abisi ve Suzan'ın gölgesinde kalmışlık hissiyle boğuşurken kitabın sonlarında kendi gölgesine yönelik adınlar atıyor.
Ekmek Bey ise karısı, çocuğu, abileri, anne ve babasının geçmişinde ki izlerden izole bir hayat yaşamanın ve bu hayata son vermenin gayesiyle kitaba başlıyor.
Okuması keyifli ve farklı bir kitaptı, herkese iyi okumalar.
Suzan DefterAyfer Tunç · Can Yayınları · 202213.2k okunma