Belki Bir Gün...
"Bu dağların hepsi bizim dostumuz ya, ne kadar dostumuz varsa, o kadar da düşmanımız var. Biz dağlardaki ilk İnce Memedler değiliz. Dünya kurulduğundan bu yana vardık, bundan sonra da olacağız. Şöyle bir düşünürsek, kötülük, zulüm, yoksulluk, haksızlık, insanın insanı köle gibi kullanması sürüp gittiğine göre, biz hep yenilmişiz. Kıyamet gününe kadar da yenilecek miyiz, ben, şimdilik onun orasını bilemem, belki bir gün gelir..." Hocanın gözleri doldu, sesi karıncalandı: "Belki bir gün gelir, bir kere de biz onları yeneriz, yeneriz, yeneriz... İşte o zaman ne yoksul, ne hasta, ne zulmeden, ne zulüm gören..." . . . "Öyle bir gün mutlaka gelecek," diye sözlerine daha tok bir sesle, daha imanlı, daha güvenli başladı Hoca. "Öyle bir günü insanoğlu mutlaka görecek... Çünkü insanoğlu öyle bir gün için, insan insan olduğundan beri savaşıyor. İnsanoğlu dediğini yapacak, kurtla kuzu yayılacak."
Sayfa 278 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
629 syf.
10/10 puan verdi
“Şimdi o kadar çok öldüm ki, korkuya alıştım.”
Herkese merhaba. Yine muhteşem betimlemeleri ile okurlara görsel şölen sunan Çukurova’yı, Toroslar’ı en ince ayrıntısına kadar anlatan Yaşar Kemal’in mecbur adamı İnce Memed - 3 kitabı ile geldim. Bu seride yazarımız İnce Memed’e ileriki sayfalarda yer vermiş. Nerdeyse ilk 300 sayfada İnce Memedden haber yoktu. En son Ali Safa Bey ölüyordu ve
İnce Memed 3
İnce Memed 3Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202319,8bin okunma
Reklam
438 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
İnce Memed... Küçük, cılız ama yüreği kocaman olan İnce Memed...
Herkesin başlamaya bir türlü cesaret edemediği veya okumak için en uygun zamanı kolladıkları, Yaşar Kemal'in Çukurova'yı anlattığı o eşsiz serisi. Bir küçük köylü gencin ağalık zulmü ile mücadelesi. Bu zulme baş kaldırmış, Değirmenoluk köyünün genci, Döndü ve İbrahim'in oğlu İnce Memed. BU yapılanlara daha fazla dayanamadı. İlkin kaçtı. Çok sürmedi bu kaçış ama bu onun için büyük bir şeydi. Döndüğünde zalim Abdi Ağa anasıyla kendine çektirdi. Aç kaldılar, garip kaldılar ama Memed düşüncelerinden vazgeçmedi. Sonra iş sevdiği kadına geldi. Bu sefer daha fazla dayanamadı Memed. Aldı Hatçesini kaçtı. Ama yakalandılar. Memed gözünü kararttı, vurdu oradakileri. Çünkü kafasına koydu bi kere özgür olmayı, kimseye hakkını yedirmemeyi.Dağa çıktı. Eşkiya oldu. Ama öyle bilinen zalim eşkiyalardan değil. İyi yürekli, fakir fukaranın dostu bir eşkiya. Dağda çok çile çekti ama güzel tanıdı. Mücadele edilmez dedikleri adamlara kafa tuttu, onları alt etti. Çukurovanın'nın dört bir yanında adı nam saldı. En son gözünü karartıp Hatçesini de jandarmaların elinden kaçırdı. Ne ayazlar çektiler, ne yerlerden kaçtılar. Ahh Hatçe. Vahh İnce Memed' in garip Hatçe. Gün yüzü görmemiş, çocuğuna doymamış Hatçe... Bir çatışmada Hatçesini kaybetti Memed. Abdi Ağa'yı da vurdu. köylüleri ağa zulmünden kurtardı. Ektikleri toprak kendinindir dedi. Kendi de kayıplara karıştı. Abdi Ağalar oldukça İnce Memedler de hep var olacaktır...
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202358,4bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
14 saatte okudu
Sessiz Bir Adam bir tiyatro metni. Ağaoğlu bu oyununu 1970 yılında TRT'nin sahnelenmek üzere yapılan bir yarışması için yazmış fakat oyun jüri üyeleri tarafından beğenilmesine rağmen kabul edilmemiş. Hatta Muhsin Ertuğrul'un da oyunu okuduktan sonraki ısrarlarına rağmen reddedilmiş. Sebebi ise Adalet Ağaoğlu'nun bu oyunu Anton Çehov'un bir
Sessiz Bir Adam
Sessiz Bir AdamAdalet Ağaoğlu · Everest Yayınları · 201728 okunma
Sus, kimseler duymasın. Duymasın ölürüm ha. Aydım yarı gecede Yeşil bir yağmur sonra... Yağıyor yeşil. En uzak, o adsız ve kimselersiz, O yitik yıldızda duyuyor musun?
Köstebek
Esirgenen deste deste ******erin defin vakti. Gömülen ilk kundak değil, doğmayasıca kızlar akmayası çaylar... Hayatımdan geçen nehirler nelerdi? Say say. Si Si. 1s. 2s. Orbitaller değil, hayatım,         n, suyun. Korkunç bir teslimiyet... Savaşmadan. Terra rossaya yağan her damla, sonsuz bekâret bozumu. Her dilde huzur. Mucizevi bir rahim ağzı, korkak korkak korkak. Dur! Postal sesleri. Asker postları. Hayır postalları yok, var... Kimden geliyor bu ses. Bu balgam. Kaşınan testisler. Çalıntı boncuk ışıltısı. Dur! Erkenden uyuyorsun. Su sinsin diye, su, düşman değil. Sessiz, içten. Peki neden bölüyor bu postal sesi uykumu! Yetmedi mi üzerimde tepinmeler?     Sürünüyor bu kez. Yılan gibi. Yalan yılan. Daha çok kaşınıyor yağlı testisler. Sürtünmeye çalışıyor, toprak dindirmez. Islak. Dayanamıyor, kazıyor bu kez. Siz kazıbilimciler ondan aldıklarınız ne masum. Kazdıkça kazıyor örtüyor kasıklarını çamurla. Göbeği, memeleri, başı. Gözlerine kadar gömülüyor toprağa. Acıyı alıyor ıslak toprak, sonra yine başlıyor acı acı acı. Z e v k. Postallar çürüyor. Kaşıntı duruyor. Beden uyuşuyor. Başlıyor acı zevk. Hep yek. Gözler hiç kapanmıyor. Karanlıkta yol bulmaya alışmış gözler. Kirli kirli kirli bakışlar. K ö s t e b e k. Başını kaldır bak başını kaldır bak, gördüğün kadarını al çarp çarp çarp, çarp başını çarp, kollarını çarp morar ve bayıl. Doğrul, sıyırıp at çamurları yığ kenara. Balgam, sperm, kıl, sümük, salya...karışmış bir toprak. Kirtepesi. Utanma. Sen de utanma. Yıkan yağmurla ve gözlüklerini takıp balkonda... Şarabını yudumla. Kös de bekle...
Reklam
808 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.