Yorum

Yasin Malkoç isimli okurun asıl gönderisini gör
Betül okurunun profil resmi
Aslında gezecek, akraba ziyareti yapacak, fuhuş yapacak zaman ve güçleri olamaz. Ortalama beş günde öldüren bir hastalıktan bahsediyoruz. Ki bahsi geçen beş gün çok şiddetli rahatsızlıklar ile geçtiği için dolaşıp gezemezler. Vebanın hızlı yayılmasının nedenleri arasında karantina uygulamasının reddedilmesi başı çeker. Çünkü bahsi geçen beş günde hastanın vücudunda yaralar açılır ve irin akarsa hasta iyileşmeye baslar. Eee geçmiş olsuna gelenler?
Yasin Malkoç okurunun profil resmi
Osmanlı toplumunda salgının manevi yönü ile ilgili ilginç bir durum daha vardır. Halk salgının bizzat Allah tarafından gönderildiğini düşündüğünden salgından söz ederken çoğunlukla “mübarek” deniyordu, belki de bu şekilde ilahi iradeye korkuyla karışık beslenen saygı salgına karşı da duyuluyordu.
Betül okurunun profil resmi
Islami gelenekler... 1800lerde ki deprem için de tedbir olarak 1 ay boyunca dua ediyorlar. Toplum da eğitim oranın hayli düşük olması da sıkıntı. Kaldı ki istanbuldaki veba salgınları bir acıdan olumlu da görülebilir. Sürekli göç alan devasa bir şehir. Bir salgının olmaması gariptir. Ki osmanlıda belediyecilik de geç ortaya cıkmış bir kurum. Sokaklarda ki çöplerden, pisliklerden bahsederle. Bir seyyah 'Iyi ki şiddetli yağmur ve rüzgar oluyor da bu pisliği denize tasiyor' diye yazdığını okumuştum.
Yasin Malkoç okurunun profil resmi
Buna “İslami gelenek” diyemeyiz, zira islamda böyle bir düşünce tarzı yok. Olsa olsa “islamı bilmemek veya Allah ile kandırılmak” dersek daha yerinde olacaktır diye düşünüyorum. Tıpkı günümüzde olduğu gibi... Bir takım iktidar sahiplerinin “Dini kullanarak” iktidara geldiği söyleniyor. Aslında doğru olan “Dinsizliği” kullandıkları. Çünkü insanımız kitapta ne yazdığını bilmiyor...
Betül okurunun profil resmi
Islamın yorumundan kaynaklanan sıkıntılar osmanlı toplumunda ciddi bir rehavet ve kendini beğenmişlik doğurdu. Kabaca yaklaşık 18. Yüzyıla kadar her anlamda dört dörtlük olduğuna inanan bir toplum çıkar karşımıza. Bunda 'turkluk' 'ıslamlik' ciddi anlamda etkilidir. Çoğu yabancı ve gayrimüslim müslüman türk halkının magrurlugundan söz eder.
Yasin Malkoç okurunun profil resmi
Batı zaten Osmanlı’ya “Türk” diye değil “Müslüman” olarak bakmıyor muydu? Hatta Yunanistan ile mübadele yıllarında Anadolu’da yaşayan bir çok Hristiyan Türk’te anlaşma gereği bu topraklardan gönderilip mağdur edilmedi mi? Ki onların soyu da bildiğiniz üzere Karamanoğulları’ndan gelmekte idi. Yani Türk ama müslüman değil👍 Bahsettiğiniz yüzyılda padişahlar artık yavaş yavaş kendilerini “Halife” olarak gösteriyor, kendilerinden “Allah’ın yeryüzündeki gölgesi” olarak bahsediyorlardı. Demem o ki yabancılar ve gayrimüslimler, Türk’ün mağrurluğu değil de müslümanın mağrurluğundan bahsederler...
Betül okurunun profil resmi
Bahsettiğim yıllarda halife unvanı on planda değil. Devlet politikası olarak baskın bir osmanlılık anlayışı hakim. Bahsettiğim durum yönetenler değil yönetilenler içindi. Siz de bilirsiniz ki osmanlı tebaası birçok etnik kökeni bir arada barındırıyordu. Örneğin istanbulu ele alalım, istanbulda yaşayan gayrimüslim fakat osmanlı vatandaşı olan insanlar türkler tarafından hakir görüldüklerini iddia ederler. Aslına bakarsanız bende pek haksız bulmuyorum. 3. Selim döneminde kimin hangi dine mensup olduğu bilinsin diye farklı renkler de ayakkanilar giyilmesi isteniyor bir belgede.
Yasin Malkoç okurunun profil resmi
3. Selim tam da Fransız İhtilali’nin olduğu yıl tahta çıkmıştı. Batı’da bir sürü reformlar yapılırken, 3. Selim’de reform olarak Nizam-ı Cedid(Yeni Düzen)’i kurmuş, ve bu askerler Osmanlı tarihinde ilk kez üniforma giyen askerler olmuştur. Fakat Yeniçeriler bu kıyafet reformuna sert bir şekilde muhalefet ederek, bir takım ulemayı da yanına almış ve halkı galeyana getirmişler. Asıl amaç kıyafete değil Nizam-ı Cedid’e, dolayısıyla da 3. Selim’e olmuştur. Zaten sonunda yeniçeriler Kabakçı Mustafa liderliğinde ayaklanarak 3. Selim’i tahttan düşürmüştü. Demem o ki: “farklı renkte ayakkabı giyilmesi “yeniçerilerin yapmış olduğu bir “algı operasyonu” olabilir.
Betül okurunun profil resmi
Yeniçerilerin hatt-ı hümayunlari olmaz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.