Abd nin cigerini iyi bilecek tabii kendi hatiratinda orada yasarken Ateist aylak aylak dolaşıyordum diyor .
Dönüş yapmadan önceki hali. Ama sonradan güzel bir dönüş yaptı
Çalışmalarından bunu anliyoruz bıraktığı eserlerden vs
Kutup denen adam cahil bir aylaktir ve ondan dini literaturu ogrenmeye calisan da onun gibi cahildir . O adamin isi gücü dinde reform yapmaya calismakti. Neyseki Hapislerde curudu ve geberdi gitti
Son zamanlarında kendini islama adamış biri için çok çirkin şeyler söylüyorsunuz
"Pek yaşlı olan Osman'ın hilafete geçmesi kötü bir talihin eseridir. Sahabe Osman'ın İslam ruhundan ayrıldığını görüyorlardı. Ve İslamı kurtarmak, halifeyi de sıkıntıdan kurtarmak için Medine'ye toplanıyorlardı. Halife ise yaşlanmış, kocamış haliyle Mervan'a hükmedemiyordu. Osman'da İslam ruhu vardır dememiz zordur." (Seyyid Kutub, El-Adalet'ül İslamiyye Fil İslam,
Al sana Abd den döndükten sonraki degisimi !
Seyyid kutubun hayatı 3 dönemden oluşur ilk dönem sadece edebiyatla ilgilendiği, ıslami çalışma yapmadığı dönemdir. 2. Dönem kurana yönelmiş fikirlerinde olgunlaşma olmuş ancak bugün bildiğimiz seyyid düzeyine gelmemiştir. El-Adalet'ül İslamiyye Fil İslam yani "islamda sosyal adalet" eserini bu dönemde yazmstr 3. Dönem ise(son 15 yılı) kendisini islama adadığı dönemdir.
Seyyid masum değildi zaten peygamberler hariç kimse masum değildir hataları vardı ama hatalarından ders çıkarmış biriydi
Hep kulaktan duyma laflar. Hep sofii olan hocaefendilerinin kelime kurguları..
Bu kafa Halid bin Velid, İkrime bin Ebu Cehil gibileri de böyle yaftalardi da aslında sahabe olmaları hasebiyle yirtti onlar. Garibim seyyit kutub sen ne diye can verdin daha senin kullandığın cümleleri daha kavrayamayacak kadar yeni yetme olanlar ağzına sakız yapmış seni.
Bu ummetin yarisindan çoğu onun şehid olduğuna bir hedef uğruna Allahin rızası üzerine olüp gittiğini düşünürken Koray's senin ölümüne belki bir cuma cemaati kadar bile insan düşünmeyecek. Allah Kutub'a rahmet etsin ki tefsiri ve yoldaki işaretler eseri birilerine ruh verirken senin varlığın o kitaplar kadar bile etki edemeyecek. Belki çoğu insan seni bie sefih aşağılık hadsiz olarak konuşacak orada burada. Ama ya seyyit kutub'u? Tefsiri her kütüphaneyi süsleyecek, yoldaki isaretler her yil tekrar okunacak, hayatı okunacak? Ya senin...? Bir insanı tövbe ettiği şeylerle kınamak kadar aşağılık bir şey var mıdır? Ehli insaf sahibi olanlara soruyorum..
Elbette ki hoşuna gitmeyebilir İslamî düşüncesi fakat ortaya koyduğun nedenler öyle üzücü ki... Haksızlık etmekten hiç mi korkmuyorsun, hakikaten merak edip de sormak ihtiyacı duydum. Din adamı değil gazeteci olsa ne olur, manav olsa, tekstilde çalışsa, boyacı dahi olsa ne olur? Kendini İslamî konuda geliştirmiş, bazı hakikatlerin sırrına ulaşmış, bildiklerini, öğrendiklerini diğer müslümanlara da edebiyat yoluyla aktarmaya gayret etmiş bir zât kendisi. Görünürde olanı söylüyorum pek bir duygu katmadan. Tüm bu söylediklerimi sağlam delillerle kim inkâr edebilir ki? Bir zamanlar ateist olması, Amerikalılar'ı o zamanlar Amerikalı gibi yaşadığı ve zamanında onların içinden olduğu gerçeği varsa eğer, bi yine onları çok iyi tanıdığını gösterebilir. Fakat geçmişteki yaşantısı, daha sonraki yaşantısının da bire bir kopyası şeklinde olduğunu göstermez. Bunu söylemez yalnızca çıkarım (varsayım) olur ki biz buna "zân" diyoruz. Yanlış zanda bulunup kişinin hakkına girmekten korkarım. Umarım aynı hassasiyeti paylaşırız. Allah'a emanet ol!
Seyyid Kutup idam sehpasına götürülürken Ezher Müftüsü Kelime-i Şehadet getirmesi için telkinde bulunur...
Seyyid Kutup Müftüye dönerek "sen bu komediyi tamamlayan son figüransın çünkü sen O kelime ile Ezher'den maaş alıyorsun...
Ben O kelime için ipe yürüyorum" der...
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.