Ahmet Kaya'nın bir parçasında geçen "Şimdi ben nerdeyim sen nerde" ifadesi, yorumunuzu okuduğumdaki düşüncelerimi öyle güzel açıklıyor ki, herhalde daha iyi bir söz olamazdı dedim kendi kendime :))
Anlaşılan üstünde bulunduğumuz tepeler birbirinden çok uzak bu şekilde anlaşılmamız da zor görünüyor mümkün mertebe uzatmadan sizin yazınızı takip ederek kısa kısa cevap vermeye çalışayım.
-Kanunlar tamamen yanlış ya da tamamen doğru diye bir şey demedim; zaten bu anlamda da sizden de bir cevap beklemedim. Kanunların böyle bir potansiyeli taşıyabileceğini ve dolayısıyla üzerinde tartışma yapılabileceğine vurgudur sadece.
-Tüm öğretim üyeleri böyle der, şöyle der olayı değil bu olay, olayın önünü kapatmakla ilgili bir durum, orada dile getirdiğim şey. Aslında çok da açık neden o kısımdan böyle bir yoruma gittiniz anlayamadım. Şunu diyorum öğretim üyeleri olaya o noktadan yaklaşmazlar, onun için de bu yalan yanlış bilgiler deyip olayı kapatmaya çalışmazlar. Zaten bunun için size örnek verdim. Yani ona bir itirazım söz konusu değil, diyorum ya; hadi hadi, hadi şu değil (yani gazetelerin eksik, yanlış bilgiler verme potansiyelini kabul ediyorum) diye.
-Gecenin bu saatinde mantığa girmeyeyim, bir şeydeki hatayı nereye bağladınız böyle! İnsan hata yapabilir diyorum, bunun nereden geldiğini anladım diyorsunuz :)) sinirden gülüyorum yani. Tanrı olayına falan girmedim oraya girersem basit net cevaplar vardır. İnsan cephesinden gittim. Anladım diyorsunuz, alakası yok, anlamakla yakından uzaktan alakası yok. Genel olarak okunmamamızın sebebi de bu, tepeler birbirinden uzak.
-Bu hayat felsefesi değildir, nedir ya :)) Bunun olamayacağına siz nasıl karar veriyorsunuz, can alanın canı alınır diyorum, olamaz nedir? Yanlış bir düşünce, asla katılmam bla bla bla da, olamaz nedir ya. Ben böyle düşünüyorum ve hayat felsefem haline getirdim. Neyse
-Kısacası öfkelenmek vs. demişsiniz ya, buna işte vicdan diyorum. Yani her şeyi işin içine koyacağız.
-Bak şimdi hepsinde skandal yorumlamalar var da, burası da bir acayip, bence burayı anladınız, araya biraz komedi yerleştirmek istediniz, bunun başka bir izahi yok. ÜSTÜNE VURA VURA VURA VURA diyorum ki bu suçun tek cezası budur. İdamdır, yumuşatmak falan fistan yok. Kıvırmak asla. Güzel arkadaşım, neden böyle yapıyorsun. Yok suç olmadan da ceza olur mu falan :)) bu kaçıncı sigara yakışım. Oldu bu böyle, olmadı yani. SUÇUN CEZASI İDAMDIR, AMA SADECE İDAM GETİREREK BU İŞİ HALLEDEMEYİZ. YANİ BİR TARAFTAN DA EĞER VARSA DİĞER ÇALIŞMALAR DEVAM EDİLECEK. SUÇ OLMADAN DA CEZA VERİLİR DEĞİL, SUÇA GİTMEDEN ÖNCEEEE O OLUMSUZ ŞARTLAR YANİ ONU ŞUÇA İTEN SEBEPLER DE ORTADAN KALDIRILMAYA ÇALIŞILACAK.
-Karakter oturması diye bir şey düşünmeyebilirsiniz. En yerinde cevap belki bu. Diğerleri alakasız şeyler. Bunu kesin olarak böyle olduğunu iddia edemem şu anki düşüncem bu diyorum yarın farklı şeyler görürüm düşüncem değişebilir.
-Son dediğiniz kısma gelince bana gelen yorumlar, belli bir seviyedeyse hoşuma da gider, değilse cevap yazmam bile. Çünkü ben asla değişmem diyenlerden değilim. Yani hatalı görüşlerim olabilir. Gelen yorumlarda farklı, yeni şeyler varsa onları alır ve uygularım da. Onun için sizin yorumunuzu yapmış olmanız benim açımdan hiçbir sakıncası yok.
Ben de cevap yazmayı birkaç kez yarıda bıraktım sonra kendimi zorlayarak tamamladım. Çünkü konudan bir kayma varsa cevap yazamıyorum. Sinirlerim bu anlamda çok yıpranmış. Neyse artık size de iyi geceler.