Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorum

İsmet İstanbulî isimli okurun asıl gönderisini gör
Öyle okurunun profil resmi
Hocam ben de hukuk fakültesinde okuyorum . Ve malesef durum bu. Bu kadar somut örnek olmasa da öğrencilerin sesi çıkmıyor, çok fazla tartışma ortamı bile doğmuyor. Hoca ne derse o şekilde alınıyor itiraz eden çıkmıyor çıkıyorsa da az. Ve en kötüsü bu durumun artık teamül haline gelmesi ve alışılması. İnsan kızmıyor ve üzülmüyor değil bu duruma malesef... Bu devirde hoca olmak da çok kolay dersi anlatıp çıkıyor etliye sütlüye karışmıyor ve kendileri de o ortamı yaratmıyorlar zaten. Ama bu hoca en azından "olması gereken" i anlatmış gerçek bir ders vermiş bunu gösteren hoca bulmak da cidden zor. Öğrenci bir hayalle geliyor bir inançla. Bu inancın okurken daha da pekişmesi lazım. Inancının yitirilmesine neden olacak ortam oluşmamalı, pasivize oldurulmamalı ve olmamalıdır.
Bu yorum görüntülenemiyor
Öyle okurunun profil resmi
Avukat kendi tarafını savunuyor, hakim son kararı veriyor. Hakim avukatları dinliyor zaten önündeki dilekçelerden de okuyor durumu. Hakimin durumu aydınlatma gibi bir görevi de var. Bu kapsamda sorular soruyor vs. Ama karar mercii hakimler tarafından olduğundan hakim olayı çözümlemeye çalışırken avukatın aynı şeyi farklı cümlelerle defalarca söylemesine kızıyor ya da söz hakkı verilmeden konuşulmasına ses çıkartıyor. Emir verici konuşabiliyor. Ben de bulundum evet. Avukatlar da "efendim, sayın hakim bey" gibi hitaplarla hakime daha bir önem addettiriyor. İşte hakimin duruşma düzenini, yargılamanın güvenli temini için takındığı tutum yerinde olmalı ne çok katı olup ezici, onur kırıcı olmalı ne de yumuşak olmalıdır. Bu denge çok önemli. Ama işte ne yapılabilir bu noktada ben de bilmiyorum ama bence ilk olarak kişilik meselesi olduğunu düşünüyorum. O hakimin "tarzı" ile ilgili bir şey. Avukatın da yapması gereken sergilemesi gereken bir duruş var. Onu da dengeli şekilde kanunlara uygun göstermesi gerekmekte.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.