Yorum

Ferman Mamedov isimli okurun asıl gönderisini gör
İbrahim okurunun profil resmi
Sürekli devinim halinde olan, her yazarın ve eleştirmenin kendine özgü tanımlar geliştirmeye çaba gösterdiği ama bu tanımlamaların hepsinin de bir noktada eksik kaldığı yazınsal türdür desek yanlış bir tanımlama yapmış olur muyuz acaba? :)
Ferman Mamedov okurunun profil resmi
Genel üzerinden bakarsak haklısınız. Fakat az da olsa öyle usta yazarlar var ki, onları okurken 'roman (tür olarak), edebi yaratıcılığın zirvesidir' demek istiyorum. Sizin incelemenizi bugün okudum (hepsini değil yarısını, çok meşguldüm) , yorum yazmayı da istedim ama zamanım olmadı. Fuara uğradım hem, bu kitabı alma konusunda da ilham oldu bana :) Aslında 'roman' konusunda bir kaç kelime karalamak istemişimdir. Türkçem ve Türkçeyle edebiyat eğitimim yetmiyor.
İbrahim okurunun profil resmi
Roman çok iddialı bir konu. Ben daha çok öykü denemeleri yapıyorum, hoşuma gidiyor. Ama roman bir disiplin işçiliği çok yüksek. Kurmacanın retoriği güzel kitaptı. Şu yazarlar yardımcı olabilir diye düşünüyorum;
Tzvetan Todorov
Tzvetan Todorov
,
Mikhail Bakhtin
Mikhail Bakhtin
,
Gerard Genette
Gerard Genette
. Türk kuramcıları zaten biliyorsunuzdur.
Ferman Mamedov okurunun profil resmi
İbrahim Bey, çok güzel yakalamışsınız. Gerçekten bu düşüncelerinizi çok takdir ediyorum. Son iclemelerinizde de şahit olduk. Bunun 1K faydasını görecektir. İçtenlikle söylüyorum, inşallah zamanla hepimiz bu yönde örnek teşkil ederiz. Benim üslubum sert, ağzım bozuktur biraz :) Birilerini "incittim". Dediğim gibi Türkçem de istenilen seviyede değil. Bu yüzden, bu yönde yeterli yazamıyorum. Ahmet Ümit'i çok övdüler. Bab-ı Esrar'ı okudum. Bir daha da Ahmet Ümit okumam. Çünkü roman adına kurgudan başka bir şey göremedim. Konu var diyecem de onu da tam olarak bilemiyorum nedir. Okurların konu dediği şey 'mesaj'dır, 'propaganda'dır. Kalemin davası yoksa, derdi yoksa, konusu yoksa, yaratıcılığı yoksa, okura, okurun kendisinin de olduğu bir dünya inşa etmiyorsa kurgudan öteye geçemez. Roman olamıyor benim gözümde. Evet, roman yazmak zor, iddialı bir iş. Romancılıkta benim için en önemli ve vazgeçilmez kriter yaratıcılık. Şiirinin, hikayenin tanrısı olamaszın belki, olma gerekliliği de yok fakat (yazdığın/yarattığın) romanın tanrısı olmak zorundasın. Biraz daha "küfürlü" cümle kullanayım; roman yazacaksak elimize kalemi tanrı olarak almak zorundayız. Kelime ve kelimelerin taşıdığı anlamla yarattığımız dünyadakı en ufak bir kıpırdanıştan bile sorumlu olmalıyız. Bu durum tiyatro eserleri için de geçerlidir. Şiir, hikaye, novella böyle değildir. Roman ve roman yazarlarının sıkıntısı sanıyorum budur. Şimdilik bu düşünceyle en beğendiğim edebiyat fransız ve rus edebiyatı. Hikaye ve tiyatro alanında, benimsemek istediğim yazarlar Molier, Çehov (bu ikisi aynı zamanda kuramcı olarak) ve Gogol. Türkiye edebiyatında (daha bir şeye okuduğum yok, şimdilik diyelim) tiyatroda Necip Fazıl, hikayede Sait Faik. Mustafa Kutlu da ilgimi çekiyor bakalım ne zaman tanışacağız... Kitapları not alacağım. Terry Eagleton'dan birkaç kitap almıştım hala okumamışım. Tembelliğin nasıl bir derecesiyse artık :) Aldoux Huxleyin "Bilim ve Edebiyat" isimli kitabı elime geçmişti. Dili ağırdı. Bu tarz kitaplar ağır, yorucu, sıkıcı oluyor. Dolayısıyla tercih edemiyoruz. Öykü deniyorsanız, romana da sıra gelir umarım. Sizin için en iyi motivasyon, yazarken zevk almak olmalı hem de çok. Şiir denedim ben de.. Bilgisiz ve ölçüsüz.. Uzattım çok..kestim.. Sanat ve edebiyat aşkına can sağlığı dileğiyle..
Ferman Mamedov okurunun profil resmi
Seçme Yazılar
Seçme Yazılar
tavsiye ederim. Bu kitapla Puşkin gözümde devleşmişti.
You need to log in to be able to comment.