Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorum

Çisem isimli okurun asıl gönderisini gör
realistbirpesimist okurunun profil resmi
Evlilik dışı , evlilik öncesi cinsel ilişkilerdeki temel sorun kadınların mağdur olabilmesinde bence. Bu yüzden bu tarz bir ilişkinin kadının hamile kalması sonucunu doğurması kadın açısından uzun vadede fazlasıyla yıpratıcı.Gerek evlilik ici gerekse evlilik dışı ilişkilerde çocukla anne arasındaki bağ doğumla kurulurken , evlilik dışı iliskilerde babayla bağ ancak babanın çocuğun tanınması icin açacağı davayla(babalık davası)kuruluyor. Yani çocuğun babasi hukuken herhangi bir sorumluluk altina girmeksizin bu iliskinin sefasını sürüyorken bu sefanın cefası babasını hiçbir zaman tanıyamayacak çocuğa ve çocukla kalakalan anneye düşüyor.Özellikle Netflixte bu tarz ilişkilerin güzellemesini yapan dizilerin, dizideki genç kızların bir beş on sene sonrasında yaşamış oldukları zorlukları aktarmış olmasını da temenni ederdim. Cinsel olarak korunmaya nispeten aşina olan batılı devletlerde dahi kadının bu tarz ilişkilerle suistimal edilmemesi için devlet eliyle korunması İstanbul sözleşmesiyle hüküm altına alınıyor.
Çisem okurunun profil resmi
Evlilik dışı kısmını kendimce şu şekilde almıştım aslında: uzun süredir beraber olduğunuz, güvendiğiniz bir insan vardır, tek eşli durumdasınızdır. Çocuk dünyaya getirmenin kesinlikle bir ehliyeti olmalı, aile ortam sunulamayacak çocuklar dünyaya getirilmemeli. Cinsiyet gözetmeksizin o çekirdeğin içindeki her fert zarar görüyor aksi takdirde. Çok eşlilik, çarpık ilişki, günü birlik ilişki durumlarını ben de desteklemiyorum. Bilakis insan evleneceği kişiyi de eliyle koymuş gibi bulamıyor koca dünyada. Bir noktada deneyim edinmeye de mecburuz. Her deneyimimiz apar topar bir evlilikle sonuçlanırsa olacakları siz düşünün. Müslüman toplumlarda evlilik yaşının bu denli düşük olmasında bir faktör değil mi sizce de cinsellik kısıtlamaları? Evlilik öncesi cinsellik süreci ve kararı daha sağlıklı kılar. Böyle konuştuğuma da hiç bakmayın, seküler bir aileye ve kaliteli bir çevreye sahip olmama karşın evlilik tabusunu ben de aşabilmiş değilim. Kültürel bir yedirilmişlik.
realistbirpesimist okurunun profil resmi
Çisem
Çisem
Bu mükemmeleşme kısmı konusunda şüphelerim var. Yani bilemiyorum doğru kişiyi bulabilmek için pek çok kimseyle bir geçmişim olması gerektiğini düşünmüyorum.Çünkü bana göre kişinin ilişki geçmişi artıkça kıyas yapabilme ihtimali de artar. Biraz tatsız bir örnek vereceğim fakat umarım demek istediğim anlaşılır. Örneğin bir adam var ve bu adam annesinin fasulye yemeğinden başka fasulye yemeği yememiş.Bir diğer adam ise yemeklerin envai çeşitlerini envai mekanlarda tatmış bir gurme. Bu iki adamın önüne birer tabak fasulye yemeği koyuyoruz. Bu iki adamdan hangisinin önündeki fasulye yemeğini beğenebilmesi, bu yemekle tatmin olması daha olasıdır? Bir ilişkide birlikte olduğunuz Ahmet-Ayşe A karakter özelliğine sahiptir bunun yanısıra da B kötü karakter özelliğine de sahiptir. Bir başka ilişkinizdeki partneriniz ise bambaşka tercih edilesi bir karakter özelliğine sahipken yine bambaşka kötü karakter özelliklerine sahip olabilir. Fakat doğru insanı bulacağım tarzı idealleştirmeler bence kişiyi öylesine beklentilere sokabilir ki doğru insanı bulmuş olsa dahi bu arayışında yol boyunca karşılaşmış olduğu her partnerinde bulmuş olduğu iyi özellikleri heybesine ekleyip kendisini her partneriyle birlikte olası doğru partnerini daha da idealize etmiş bir şekilde bulabilir ve o kisiyi yetersiz görebilir. Cinsellik konusuna da benzer şekilde yaklaşıyorum bence ne doğru kişi vardır ne de mükemmel cinsel ilişki insanın içine dahil olduğu herhangi bir ilişki biçiminde mükemmeli aramak kişiyi yıpratır.Sevdiğimiz kimse vardır ve onunla kurduğumuz herhangi bir ilişki eksisiyle de artısıyla da güzel ve özeldir. "Mükemmel"i aramak pahasına güzeli ve "olur'u olan"ı harcamayı makul görmüyorum.(Tabiki cinsel rahatsızlıklar tarzı bariz sıkıntılar göz önünde bulundurulmalıdır)
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.