Sana bu düşünürü nasıl öğrenirim diye sorduğumda bir bu kitabı bir de 
Freud'dan Lacan'a Psikanaliz kitabı önermiştin. Önce Saffet Murat Tura’yı okudum. Ama Nami Başer’in anlatımını çok daha fazla sevdim. Hatta ne anlatsa dinlerim gibi geliyor. Lacan’ı anlatırken sanki sıcak bir soba başındayız da bir büyüğümüz masal anlatıyor gibi hissediyorum. Bu kadar zor bir düşünürü böyle rahat anlatmak da bir meziyettir herhalde. Kelimelerle rahatça oynayışı, bir sürü gereksiz kavram kullanmadan anlatmak istediğini anlatışı dile hakim olduğunu da gösteriyor. İstediği her kavramı, kelimeyi kolayca eğip büküp istediği, okuyucunun da anlayacağı kıvama getiriyor. Üstelik bunu yaparken kolaycılık veya indirgemecilik de hissetmiyorsun.
Sonuç olarak yetkili bir abiye benziyor sahiden. Çok sevdim.
Beğenmene sevindim hocam. Nami Başerle Bursada tanışmıştım, hâlâ da Mudanya'da ikamet eder diye biliyorum. Saffet Murat Tura akademisyen yönü daha ağır basan, daha anlaşılmaz biri kesinlikle. Yazdıklarını çok başarılı bulmama karşın Fransızlara özgü anlaşılmazlığı benimsemesi yüzünden eleştiririm çoğu kez. Ama Nami Başer hiç öyle değil; bizden olan yönünü, 'şarki' tarafını da unutmadığı için insan anlam veremediği bir yakınlık duyuyor. Sıcak bir soba başında bir şeyler anlatan bilge adam arketipine çok benziyor senin de dediğin gibi. Peki Saffet Tura'nın kitabını nasıl buldun, yorum yapmamıştın sanıyorum.
Böyle psikoloji ile ilgili kitaplar okuduğumda inceleme yazmıyorum. Amatör olarak ilgilendiğim için yazı yazarsam şarlatanlık gibi olur diye düşünüyorum :) Konular üzerinde yetkin olmayınca da tam kavrayamadığım daha doğrusu avucumun içine alamadığım bir konuda görüş yazmıyorum. Sadece böyle hislerimi bildiren yorum yapıyorum bazen ☺️
Dediğin gibi Saffet Murat Tura’nın dili biraz soğuk geldi. Nami Başer bazı kavramları ustaca anlaşılacak bir hale getirirken Tura bununla ilgilenmemiş. Belki N. Başer’in etimoloji ile ilgilenmesi hoşuma gittiği için de sevmişimdir.
Ayrıca Tura’nın konuyu biraz uzattığını da sanıyorum. Özellikle psikanaliz bir bilim midir değil midir konusunu oldukça uzatmış. Başer bu kitabında o konunun gereksiz olduğunu söylüyor. Çünkü psikanalizin çevresinde bir kültür hâlesi oluşturduğu inancında.
Lacan’la ilgili öteki kitapları da okuyacağım. Okudukça bilgi alayım senden :)
Diğer kitapların çoğu biyografidir, Lacan defterini yüksek olasılıkla kapattığım için inceleyemeyeceğim kaynaklar. Ayrıca şuan aklıma geldi, Lacan sözlüğü olarak iki kaynak kitap daha vardı, ileri okumalar için devam edecekseniz faydalı olur mutlaka göz gezdirin hocam.
Ben Güncel psikanalizin niteliği tartışmalarında Nami Başer'in görüşünü fazla indirgemeci buluyorum yine de. Klinik olarak geçerliliği ve etkililiği beni fazlaca ilgilendiriyor. Bu konuda mutabakata da varılmış değil.
Lacancı psikanaliz, bir normal kişilik kuramı önermez örneğin. Buna rağmen Türkiyede de özellikle İstanbulda Lacancı klinik çalışıldığını biliyorum. Yakından tanışma fırsatım olmadı ama tam da bahsettiğim normal/anormal kargaşası yüzünden fiyasko olduğunu düşünürüm. Başka problemler de var tabii. Uzuun meseleler.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.