Biz insanlık olarak birleşip bilime ve sanata odaklanmamız gerekirken cinsiyet eşitsizliğine, insanlar arasında ayrım yapmaya bir son veremediğimize üzülüyorum. Zaman hep ileri doğru akıyor ama biz toplum olarak geriye doğru akıyoruz. Üstüne üstlük kendini yazar sanan insanların gençlere baskın erkek modelini empoze etmelerini izliyoruz. En çok da neye üzüyorum, biliyor musunuz? Artık toplumumuzda kadına şiddet ya da cinayet haberleri geldiğinde insanlar bu tür olaylara sessiz kalıyor. O kadın öldürülüyor, bir iki gün ona üzülünüyor, sonrası fıs.
Toplumumuzdaki insanların adaletsizliğe, cinsiyet eşitsizliğine ve daha bir çok soruna karşı duyarlılığı, üzerinde delik açılmış bir balon gibi. İçindeki hava gitgide azalıyor.
Eğer sessiz kalmaya devam edersek bunun gibi çok canlar gidecek. Dünyada bulunan her tür eşitsizlik, adaletsizlik, insanlığımızın kanayan yarasıdır ve bu yara ancak toplumların yaydığı sesin gücüyle kapanabilecektir!..