Önsözler aptalcadır halbuki, gereksizdir, hele çevirmenin ön sözleri hiç çekilmez; hayranlık ifadeleri, malumatlar, bir sürü yarım yamalak yorum yapıp sonrada 'asıl yorumu okuyucuya bırakıyoruz'lar... Budala çevirmen-önsözcü cılız bir sesle, boğazını temizleyip "bakın ben de buradayım, gönüllü ulak benim ama önce ben de bir söyl..." diyedursun, işini bilir okur onun üç-beş sayfasını atlayıp 'esas'a, 'saded'e kitaba geçmiştir bile: "Yapacak hiçbir şey yok." Doğru, yok gerçekten.