Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
ysn
ysn
@ysnozdmr
~Memento mori
193 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
480 syf.
·
Puan vermedi
Kitap yazarı kendince araştırma yapmış,bilgi toplamış ,yorumlamış,yazmış, çizmiş ... Kendisine sadece bir tek soru sorarak tüm kitabının mantıklı bir konu üzerinde çalışıp çalışmadığını sormak istiyorum
- "Sanatlı bir eser, sanatkârı icab eder. Eğer bir sanat varsa, mutlaka o sanatın bir Sanatkâr'ı vardır."
Küçük bir örnekle
119 syf.
·
Puan vermedi
Bir tarafta bir oğlu öldürülmüş bir oğlu da evden kaçmış olan ve bunlarında tek suçlusunun esme olduğunu düşündüğü ,yüreği parçalanmış bir anne .
Diğer tarafta sevdiği adam dışında bir adamla evlenen ve sonradan bu sevdiği adamı kendi elleriyle gömen bir kadın( esme) .Ve diğer bir taraftan annesinin bu olanların tek suçlusu olduğunu kendisine empoze eden köylülerin beynini yıkamaya çalıştıkları esmenin oğlunun hikayesi.
Okurken kendinizi o köyde yaşayan ve olayları dışardan gözlemleyen biri olarak bir annenin evlât acısı mı yoksa sevdiği adamı kendi elleriyle gömen bir kadının acısı veya bir avuç insanın kendisini zorla ikna ettirip annesini öldüren bir evladın vicdan azabı mı daha büyük ona siz karar verin .
416 syf.
·
Puan vermedi
Ya maymunlar bir grup insan türünün mutasyona uğraması sonucunda oluşmuşsa ??
Kitap yazarı tezlerini, kanılarını bilimsel veriler kullanarak ve belirli bazı bilim adamlarının incelemelerinden , araştırmalarından yola çıkarak yapmış.
2.5 milyon yıl önceki kalıntıları göstererek tezlerini,kanılarını ispat ettiğini düşünen yazarın kullandığı
Okur Takip Önerileri
168 syf.
·
Puan vermedi
Kitap yazarının en çok sevdiğim özelliği ve diğer kitaplardan ayıran temel farkı kitaplarında hemen hemen tüm ilimleri,felsefe,coğrafya,matematik,astronomi,kimya,biyoloji vb kullanarak söyleyeceklerini akıl yolu ile ispat ederek anlatmasıdır .kitabın incelemesine kitapta geçen küçük bir bölümün yorumlanmasıyla başlayayım. Bir gemi düşünün ve bu geminin içerisinde birbirinden cani 100 tane insan dahi diyemeyeceğimiz kişiler olduğunu hayal edin .Ve sizin tek bir emrinizle o gemiyi dışarıdan batırabileceğinizi farz edin .Batırma işaretini vermeden bir saniye önce de gemiden birinin size doğru el salladığını ,bu kişininde anneniz,babanız veya çok sevdiğiniz birinin olduğunu hayal edin .siz o gemiyi tüm o 100 caniye rağmen batırır mısınız ,o sevdiğinizin ölümünü göre göre?
Cevabınızın hayır olduğunu tüm kanatimce söyleyebilirim. Aynı şekilde bir insanda da 100 tane sevmediğiniz özelliği,hasleti olmasına rağmen bir güzel huyunun dahil tüm o kötü özellikleri örteceğini,sevdiğiniz o özelliğinden dolayı onu silemeyeceğinizi,yok sayamayacağınızı gösteriyor .
İyi okumalar herkese ...
202 syf.
·
Puan vermedi
Kitap 8 hikayeden oluşuyor.Bunlardan
özellikle iki tanesini çok beğendim ve gerçekten de çok başarılı derecede güzel kurgulanmış ."Beyaz mantolu adam " da insanların bir diğerinin içindeki buhranları,sıkıntıları ,elemleri bilmeden direkt dış görünüşüne göre nasıl yargıladıklarını anlatıyor. Hakikatende bizlerde çoğu zaman o yanlışı yapmıyor değiliz .Yanımıza gelen birinin dış görünüşüne göre karşı tavırlarımız ister istemez değişiklik gösterebiliyor .Einstein deyimiyle " ön yargıyı kırmak atomu parçalamaktan daha zordur " sözünü bir kez daha hatırlatıyor.
Bir diğer hikâye ise kitaba da adını veren ' korkuyu beklerken ' burada yazarın almış olduğu bir mektup yüzünden ,kendisinin bilmediği bir tehlikenin kapısını her an çaldı çalacak sanmasıdır. Gerçekte öyle bir şey olmasa da kişi kendi içerisinde onu büyütüp dayanılamayacak seviyeye getirmiştir.Okurken hatrıma şöyle bir hikaye getirdi. Soğuk hava deposunda unutulan adamın, soğuktan donacağını düşünüp saniye saniye kendini ölüme götürmesidir. Halbuki sabah görevliler geldiğinde deponun elektriklerinin devre dışı olduklarını görmüşler.Aynı şekilde bazen kendi içimizde büyütüp korktuğumuz şeyler belkide o kadar önemli olmamalarına rağmen bizi içten içe bitirip , öldürüyor.
Herkese keyifli okumalar dilerim ...
200 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın incelemesine bir anekdotla başlamak istiyorum.
Hemen hemen çoğu kitabı okurken aklımıza şu soru daima gelir 'hayatın anlamı' nedir?
Gelin bunu somut bir örnekten yola çıkarak cevaplamaya çalışalım. Gözünüzü birkaç saniyeliğine kapatın ve açtığınızda son sürat giden bir uçakta olduğunuzu farz edin ve her 5 saniyede bir kişinin bilinmeyen
77 syf.
·
Puan vermedi
Tımarhaneye yatırılan insanlar ,belkide bizim dışardan göremediğimiz, hayal dahi edemediğimiz düşüncelerle yaşıyor olabilirler mi? Bizim tabirimizle " deli" dediğimiz kesim ya bizden daha akıllılarsa veya her şeyi bizden daha iyi düşünüyorlarsa ve her şeyin farkında olmalarına rağmen insanların kötü düşünceleri ,davranışları yüzünden onları muhatap almıyor olabilirler mi ?
Maamafih bu örneklerin neticesinde olacağı öngörüldüğü gibi bu hikâyede de diğer insanlar iki kahramanımızın düşüncelerini bilmeden onların aklı şuurlarını kaybettiklerini düşünüp tımarhaneye kapattırıyorlar .
Ve belkide bu iki kahramanımızın dışındaki hastalarda bizim idrak dahi edemeyeceğimiz düşüncelere sahipse ???
76 syf.
·
Puan vermedi
1)"Hayatın kendisine yönelik soruları yanıtlamaya çalışan bilim dalları arasındaki taksime bakacak olursak yani fizyolojiye, psikolojiye, biyolojiye, sosyolojiye insanı dehşete düşüren bir düşünce fukaralığıyla, en büyük belirsizliklerle, kendi alanları dışındaki o soruların cevabını bulabileceklerine dair hiç de haklı görülemeyecek iddialarla ve her bir otoritenin sürekli olarak başka otoritelerle ya da kendi kendisiyle çeliştiği gerçeğiyle karşılaşırsınız."
2)"Şunu anlamaya başladım ki, inancın verdiği yanıtlarda en derin insani bilgelik saklıydı ve benim bu yanıtları aklı dayanak göstererek reddetmeye hiç hakkım yoktu, var oluş sorusuna karşılık olan yanıtlar bunlardı."
Bu iki paragrafın bütün kitabı özetlediğine inanıyorum .En başta inandıklarının yanlış ve tutarsız akıldan uzak olduğunu düşünen yazarımız sonrasında bu inandıklarını daha geniş ve ayrıntılı sorgulayınca aslında hakikatin onlarda olduğunu ancak hayatının sonunda farkında oluyor.
Denizden çıkmış bir balığın,kendisi için denizin ne kadar hayati ve kıymetli olduğunu anlaması gibi bazen içerisinde bulunduğumuz hazinenin farkında olmayabiliyoruz.Kıymet verdiğimiz her ne varsa ona dair bilgileri kaynağından bulup okumak , araştırmak ve incelemek gerekiyor yoksa sağdan soldan öğrenilen bilgiler bizi hiçbir yere ulaştıramaz.Aksine yalan yanlış bilgilerin empoze edilmesine de neden olabiliyorlar.
192 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın iyi biri olması için herhangi bir dine mensup olması gerekiyor mu,Ahlaklı biri olmak için din şart mı ? Teknoloji aşırı gelişti ,eskiden var olan inançlar geçerliliğini yitirmiyor mu ? Bazı bilim adamalarının deyişiyle sadece maddi olan şeyler mi gerçek sadece gözle gördüklerimize mi inanmamız gerekiyor gibi bu insanların dinler hakkındaki görüşlerinin ne kadarı doğru,tutarlı ve dikkate alınır gibi aklınıza takılan çoğu soruya çok güzel cevaplar bulacağınız harika bir kitap ,Bazı kitaplarda var olan kuru bilgiyle kafa dolduran kitaplarla karıştırmayın hem bilgi hem gözlemin hem de deneyimin harmanlanmasıyla hazırlanıp yazılan ,okurken pişman olmayacağınız çok güzel bir kitap .
·
Puan vermedi
Yarım bıraktım çünkü gerçekten tam bir hayal kırıklığıydı.Yazarın sadece bu kitabı için incelemem.Yazarın körlük kitabını okumuştum kitap anlatımıyla ,konusuyla çok ilgimi çekmişti.Bundan da bekliyordum açıkçası ama bitirmeye sabır edemedim hakikaten çok basit ve sıkıcı anlatımıyla insanı bezdirme aşamasına getiriyor.
