Ey Tanrı'nın birliğine inanmış olan, onu dilin ile öv; gönlün tereddütsüz inandı ise, aklını karıştırma!
Nasıl olduğunu arama, gönlünü gözet; varlığına inan, sükun ve huzura kavuş.
Dinleyin ağalar dinleyin beyler
Sorarım bunları bir gün olur ki
Adam olup koç Kırata binince
Kırarım belleri bir gün olur ki
Ararım Beyleri bir gün olur ki…
Al yanağım kızıl kana bulandı
Akan kandan coşkun sular bulandı
Düşman ne söyledi Beyim inandı
Ararım Beyleri bir gün olur ki
Ben yükümü dağ başına çözersem
Sıra sıra koç yiğidi dizersem
Yiğitler destinde bâde düzersem
Ararım bunları bir gün olur ki
Ararım Beyleri bir gün olur ki
Ben Yusuf Bey idim kendi başıma
Düşürürüm koç yiğidi peşime
Ruşen Alim çıkar dağlar başına
Ararım sizleri bir gün olur ki
Sorarım bunları bir gün olur ki
İhanet, bazen hiç beklenmedik yerden geliyordu.
Okçu köyü’nde mesela...
Ahali, düşman gelmeden önce yükte hafif pahada ağır ne varsa toplayıp, dağlara kaçacaktı. Köyün imamı Yusuf efendi engel oldu. Yunan komutanlarla konuştuğunu, kendilerine yiyecek içecek verilmesi halinde, köylüye zarar gelmeyeceğini söyledi.
Köyün yarısından fazlası imamı dinlemedi, kaçtı.
Maalesef bazıları inandı, kaldı.
Köyde ağır vahşet yaşandı. Tecavüzler oldu.
Köyde kalanların neredeyse tamamı katledildi.
Cami dinamitlendi, evler yakıldı.
Yaralı kurtulanların ifadesi, hazindi...
Yusuf efendi, kızını da alarak, Yunan ordusuyla birlikte gitmişti.
Şehid İmam Hasan el-Benna'nın kızı Sena, kendisi ile yapılmış bir röportajda, babasının şehadet günü ile ilgili şunları söyledi: Bu benim asla unutamayacağım ve hafızamdan silinmeyecek bir gün. O gün cadde bir tabur askerle ablukaya alındı. O caddede oturan insanların isimlerini kayıt altına aldılar. Caddede oturmayan hiç kimseyi oraya
“ Dinleyin ağalar dinleyin beyler
Sorarım bunları bir gün olur ki
Adam olup koç kırata binince
Kırarım belleri bir gün olur ki
Ararım beyleri bir gün olur ki
Alyanağım kızıl bana bulandı
 Akan kandan Coşkun sular bulandı
 Düşman ne söyledi beyim inandı
Ararım bunları bir gün olur ki
Ararım beyleri bir gün olur ki
Ben yükümü dağ başına çözersem
Sıra sıra Koç yiğidi dizersem
Ararım bunları bir gün olur ki
Ararım beyleri bir gün olur ki
 Ben Yusuf bey idim kendi başıma
Düşürürüm Koç yiğidi peşime
Ruşen alim çıkar dağlar başına
Ararım sizleri bir gün olur ki
Sorarım bunları bir gün olur ki “
Dinleyin ağalar dinleyin beyler
Sorarım bunları bir gün olur ki
Adam olup koç Kırata binince
Kırarım belleri bir gün olur ki
Ararım Beyleri bir gün olur ki
Al yanağım kızıl kana bulandı
Akan kandan coşkun sular bulandı
Düşman ne söyledi Beyim inandı
Ararım bunları bir gün olur ki
Ararım Beyleri bir gün olur ki
Ben yükümü dağ başına çözersem
Sıra sıra koç yiğidi dizersem
Yiğitler destinde bade süzersem
Ararım bunları bir gün olur ki
Ararım Beyleri bir gün olur ki
Ben Yusuf Bey idim kendi başıma
Düşürürüm koç yiğidi peşime
Ruşen Alim çıkar dağlar başına
Ararım sizleri bir gün olur ki
Sorarım bunları bir gün olur ki
"Dedesi koyunlarını baytara aşılatmakla yetinmeyip otlakların sınırlarına muskalar gömdüğü gibi çocuğu da hem doktora baktırdı, hem hocalara okuttu. Konu komşu ne doktorun 'Doğarken beyni zedelenmiş' demesine, ne de
hocaların sözüne inandı. Kimiler Karaca Veli'nin hovardalık çağında kaptığı söylemesi ayıp bir hastalıktan bildiler; çoğu yıllarca yaptığı muhtarlığa dokundurup 'Hak yiyende kalmaz. Çocuklarından, torunlarından çıkıyor' dediler."