Kâfir - Yani İslâmlıkta düşünce yok mudur?
Mümin - Düşüncenin ana mâdeni İslâmdır. Fakat bu, felsefe değildir. Kâfir Ya nedir?
Mümin Demin tarafsız bir görüş diye bir tabir kullandım. İşte felsefe, tarafsızlıktan yola çıkıp, bulacağı veya bulamayacağı nispet ve istikametlere göre kendisine taraf arayan başıboş düşünce manzumelerinin adıdır.
"Akustik işi mayoneze benzer; ya tutar, ya tutmaz ve nasıl tuttuğu, niçin tutmadığı bilinmez." Allah'a derin bir ruh feyziyle inananlar, kulunu kendisine inandıranın da bizzat Allah olduğunu bildikleri için, ispata fazla iltifat etmezler. Bu bir bedahet meselesidir; ruhunda bir his an teni olana ne mutlu, olmayana da ne yazık!..
Kâfir -Sanki ispat mı etmiş oldunuz?
Mümin - Belki ispatın bir zaaf olduğunu ispat ettim. Belki ispat gayretinin bir o kadar şüphe davet ettiğini ispat ettim. Allah'ın akıl üstü bir melekeyle bulunduğuna ve bu melekenin akıldan senet istemeye tenezzül etmediğini ispat...
gönül dinler mi?
Kâfir - Buyurun efendim, dinliyorum!..
Mümin - Büyük bir velîye, büyük bir zâhir ehli de-miş ki: "Ben Allah'ı binbir delille ispat eden adamım!" Velî de şu cevabı vermiş: "Demek senin Allah'tan binbir şüphen var!" Genç balıklar, ihtiyar balığa sormuşlar: "Kuzum, su diye birşeyden bahsediliyor. Göstersene şunu bize!.." İhtiyar balık cevap vermiş: "Siz ondan başka bir şey gösterin ki, ben de size onu gösterebileyim." İşte Al- lah'ın hakikati böyledir. Hem herşeyde O, hem de gösteri- lemez. O'nu bedahet duygusu görür. İman tam olduğu za- man ispatı kovar ve kendi başına kalır Kâfir - Güzel şiir...
Alâmetler: Yıkılır ilim denilen bina;
Cehil ve şarap taşar, açıkça gezer zina.
İşin, nâehle vermek, bozunca sıhhatini,
Beklemek lazım artık, kıyamet saatini!
Bir zaman gelecek ki, sabır göstermek dinde;
Kor tutmaya dönecek, avucunun içinde...