Kitabımız bir kasabada geçiyor tatlı mı tatlı bir baş kadın karakter Grace ve herkese karşı huysuz sinirli bir erkek karakter Jackson. Grace evli ama mutsuz bir evliliği olan bir kadın bir gün eşi ondan ayrılıyor ve ailesinin kasabasına geri dönüyor.Jackson ise oto tamircisi,çok küçük yaşlarda annesini kaybetti ve babası da alkol bağımlısı bir yandan babasıyla bir yandan tamirhane ile bir yandan kasabanın nefretiyle uğraşıyor. Evet bütün kasaba Jackson ve babasından nefret ediyor onları şeytan olarak değerlendiriyorlar. Ama Grace kasabaya dönünce bunu değiştiriyor aslında onların kötü olmadığını çok iyi kalplerinin olduğunu tüm kasabaya gösteriyor. Kitap aşırı akıcıydı ben 1 günde bitirdim.
Kitap enemies to lovers değil friends to lovers da değil yani başlarda birbirine çekilip bazı birliktelikler yaşıyorlar fakat sonra arkadaş oluyorlar daha sonrasında bu arkadaşlık aşka dönüyor kısacası.
+18 bir iki sahne var.
HACI İLBEYİ
Sırpsındığı Zaferi'ni kazanan kumandan
Sayıları 60 bin ile yüz bin arasında olduğu tahmin edilen büyük Haçlı ordusu Edirne'nin kuzeydoğusundan Meriç kenarındaki Sırpsındığı mevkiine gelmişti. Buradan Edirne üzerine yürüyüp Edirne'yi alacak, daha sonra Müslümanları Anadolu'dan çıkaracaklardı. Hayalleri buydu. Ve
"Çünkü senin kendi gözünde değerin yok. İnsanlar sana sadece senin kendine davrandığın gibi davranır. Eğer buna devam edersen ne yapacaklarını tam olarak biliyorum. (…) Senden geriye hiçbir şey kalmayana kadar tüketecekler ve sonra da nasıl öldüğünü soracaklar."
Selamlar, ben Leyla.
Bazı kitaplar bana kitap okumanın ne kadar harika bir
İnsan olmak, gerçek insan, etiyle kemiğiyle insan olmak bile ağır gelir bize. Utanırız bundan, insan olmayı yüz karası sayarız, benzeri olmayan toplumsal birtakım insanlar olmak için çabalarız.
kitabı tek oturuşta okudum ve bitirdim. aslında ilk sayfalarda tipik bir küçük kasaba hikayesi diye düşündüm ama sonra karakterleri anlamaya başladım.
iki bakış açısı ile anlatılmasını sevmem kitaplarda ama bu kitap o kadar yerinde geçişler yapmış ki bu düşüncemi değiştirdi diyebilirim.
sayfa 97 den alıntı kitabın özeti;
insanları uzaktan yargılamak kolay , çünkü diğerlerinin kusurlarını gördüğünde nedense kendi kusurlarının onlarınkinden iyi olduğunu savunabiliyorsun.
fakat yakından baktığında hemen hemen aynı şeyleri göreceksin.umut, sevgi, korku, öfke. bir kere yakından baktığında bir çok yönden benzer olduğumuzu anlayacaksın. hepimizin kanları kırmızı akıyor ve canavarlarında kalbi kırılabiliyor.
jackson kasabanın canavarı olarak görülse de köpeğine duyduğu incelikli sevgi, içindeki boşluk, babasına olan tutumu ile aslında dışardan görüldüğü gibi olmadığını okuyoruz
ve Grace 'in babasının papaz olması ama eşini onlarca kez aldatıyor olması.
Grace'in eşine zaten bir şey demek bile istemiyorum ! tam bir pislik.
Kitabı çıtır çerez olarak görüp başladım ama etkiledi sanki.
Yüz KarasıBrittainy C. Cherry · Martı Yayınları · 20222,047 okunma