Konu, Savaş sonrası üçe bölünmüş olan bir dünyada; Okyanusya kıtasında (Londra) da Winston karakterinin gözünde geçiyor. Karanlık bir sis perdesini andıran hayat biçimi, insanların makinelestirildiği, bireyselliğin yok edildiği, yoksulluğun ayyuka çıktığı, iki kere ikinin beş kabul ettirildiği bir toplumu gözler önüne seriyor. Öyle ki; gözleriyle görüp, kulaklarıyla duydukları hiçbir şeye inanmamayi felsefe edinmiş bir kitle çıkıyor ortaya. Karşıt bir yüz ifadesi, baş kaldırı bir cümle, otoriteye karşı bir mimik dahi suç sayılabilecek bir zemin üzerine kurulmuş düzen. Geçmiş ve geleceği gerçekleriyle önümüze seren, her sayfada altı çizili bir çok cümle kazanacağınız, bir sonraki sayfayı merakla bekleyeceğiz bir roman. Okudukça zihninizde bir çok şeye yer açacaksınız..