"Yaşlılıkta, kadında ne varsa hepsi dile gelmiş, tutkular yüzüne işlenmiştir."
Sayfa 227
Korkuyu bildiğimı sanırdım. Ebeveynlerimin ölümü bende ham, açıklanamaz bir korku uyandırmıştı. Öyle büyük bir korkuydu ki hepsini kara, ulaşılamaz bir kutuya gömmüştüm. Aiden'ın duygusuz yüzüne bakarken, korku hakkında hiçbir şey bilmediğimi fark ettim.
Sayfa 45 - Ren Yayınları, ElsaKitabı okuyor
Reklam
゚☾ Geceyi seyrede seyrede öğrendim ki ışık insanın içinde yanmıyorsa yüzüne vurmuyor.
Belki de anlatmaya çalıştın birilerine. Kim bilir? Anlatamadın; belki o insanın yüzüne bakar bakmaz anlatmanın yararsızlığını gördün.
Sessiz anlaşmalarla yok olan evler
Öyleyse biz erkekler gerçekte ne istiyoruz? Ne kadar bilinçli ve gerçeğiz? Kendimizi sadece kumanda, hâkimiyet ve mülk bizde olduğu zaman mı eksiksiz hissederiz? Birinin geçimini sağladığımızda, bu bize sevildiğimize dair güven verir. Ama bunun anlamı, bir yandanda baktığımız kişiye hükmetmektir. Bu kişi gücümüzü onaylayarak derinliklerdeki aşağılık duygumuzu su yüzüne çıkartmaktadır. Çünkü, himayecilik hususunda sunabildiğimiz olanaklar için sevilmekteyiz, insanlığımız için değil. Kendiliğimiz, duygu dünyamız, sıcaklığımız, mutluluğumuz ve yaşama sevincimiz için sevilebileceğimize inanmak, bize çok zor gelmektedir. Böylece gitgide "kendini kanıtlama zorunluluğu" tuzağına saplanmaktayız. Himaye de o zaman boyunduruğu altına girdiğimiz, bedeli gizli bir içerleme ve kin olan, ama açıkça dile getirilmeyen bir anlaşma haline gelir.
Sayfa 89 - Çitlembik YayınlarıKitabı okuyor
Yalnızca artık şansım yok. Ama kim bilir? Belki bugün olur. Her gün yeni bir gündür. Şanslı olmak daha iyidir. Ama ben titiz olmayı yeğlerim. O zaman şans yüzüne güldüğünde hazır olursun…
Reklam
"O da çok çekmiş, yüzüne bir baksana!"
İnsan, bir keder ve mutluluk kazanını andıran şu dünyayı incelerken yüzüne cam bir maske takamıyor, sülfür buharının beynini yakmasına, hayalgücünün tuhaf ve korkunç rüyalar üretmesine engel olamıyordu.
Tüm Matematik Tek Teori: SÜPER TEORİ (Principia Mathematica)
Hilbert yirmi üç problemini kendi hallerine bırakırken çalışmalarına devam ediyor. İlerleyen yıllarda Alman matematikçi tüm matematiği sağlam, güvenilir, kesin ve yekpare bir zemine oturtmayı amaçlayan kapsamlı bir program ortaya koyuyor. Amacı, matematiğin bütün dallarını içine alacak tek bir teori oluşturmak. Descartes ve koordinasyonlarından bu yana geometrinin cebir diliyle ifade edilebildiğini hatırlarsınız. Bir anlamda geometri, cebrin alt alanı haline gelmişti. Ama bu alan kaynaşmasını tüm matematiğe yaymak mümkün müydü? Başka bir deyişle, geometriden olasılığa, cebirden sonsuz küçükler hesabına, matematiğin bütün dallarını kapsayacak, bu dalların hiçbirinin istisna sayılmayacağı bir süperteori bulunabilir miydi? Bu süperteori gerçekten 19. yüzyılın sonunda Georg Cantor'un ortaya koyduğu küme teorisi çerçevesinde gün yüzüne çıkacak. Bu teorinin aksiyom önermelerinin birçoğu 20. yüzyılın başında şekilleniyor. 1910 ve 1913 arasında İngiliz Alfred North Whitehead ve Bertrand Russell Principia Mathematica isimli üç ciltlik bir eser yayınlıyorlar. Bu eserde matematiğin tüm parçalarını yeniden inşa edecekleri aksiyomlar ve mantık kuralları ortaya koyuyorlar.
Sayfa 231Kitabı okudu
Korkman gereken düşmanlar , yüzüne lanet okuyanlar degil.Sen bakarken gülümseyen ve arkanı döndüğünde bıçaklarını bileyenlerden korumalısın
MelissandeiKitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.