Zaten her düşün bir melodisi yok mu? Bir ses, uyum içinde çalınmaz mı kalplere, bazen durduk yere? Sonra başka bir yerde, uzak bir ülkede mesela veya hemen orada, hatta şu anda, tanıdık gelmez mi, o eski nağme?
İnsan ömrünü iki kere iki peşinde geçirir, bu uğurda denizler aşar, hayat harcar; fakat yemin ederim, arayıp gerçekten elde etmekten korkar. Çünkü onu bulur bulmaz artık erişecek bir şeyi kalmayacağını bilmektedir...
Etrafınıza şöyle bir göz gezdiriniz! Gerçek hayat denilen şeyin ne olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz bile! Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar, öylece ortada kalakalacağız.