Biri susarak okunu tanıdı, öbürü kusarak okunu kırdı. Kaçınılmaz bir zavallılık ve bana açıklıktan söz edivermiş, netlik, doğruluk, yalınlıktan. İçi, götü, ciğerleri, kalbi, böbrekleri titrerken... Beni hiçbir ışığın altında görmeyecek o! Bildiği hiçbir ışığın! Çünkü ışığı yok onun!