“…Yaraları tedavi edilmemiş çocuklar tanımadıkları merhameti vermeyi bilmiyor. Kayıpları telafi edilmemiş gençler göremedikleri adaleti sorguluyor. Hiç sevilmemiş yetişkinler korktukları sevgiyi hissetmiyor. Doğduğu yerde başı hiç okşamayan biri sefkatle dokunmayı bilmiyor. Büyüdüğü evde sesi kısılmış biri kendi sesini duyamıyor. Farklı olanın düşman olduğunu öğrenenler kalıplarına hapsoluyor. Bilmedigi topraklarda vurulacağını zannedenler can havliyle saldırıyor. Bildiği acılarla yüzleşemeyenler acı çekene gözlerini yumuyor. Yanılgı yabancılaştırıyor, kör algi duyarsızlaştırıyor, önyargı düşmanlaştırıyor insanı insana. Ezberlediğimiz öfkelerle, sorgulamadığımız öykülerle kaskatı kesiliyor vicdanlarımız…”