Erkekleri katledilmiş bir milletin kızları sela okuyor.
Sela, sesi Balkanlardan geliyor.
Çok tanıdık bir ses. Bizim kızımızın sesi.
Duyuyor musunuz?
"Alışmanın kanser gibi bir şey olduğunu okumuştum yıllar önce. Yavaş yavaş gelir ve vücudu esir alırmış. Öyle ki artık hareketlerimiz alışkanlıklarımızın esiriyken, biz irademizle bu hareketleri yaptığımızı zannedermişiz."
Sayfa 57Kitabı okudu
"An'a değer veren âdemlerin ise ya deli ya da veli olarak görüldüğü çağdaș zamanlara demirlenmiș bulundum."
Sayfa 35 - HayykitapKitabı okudu
... Çocukluk, yağmalamakla tüketemediğimiz tek sahici hazinemiz.
Sayfa 7
"Onu hatırladıkça, bir gün ben de yalan dünyaya doymuștum onun sofrasında; keșke unutmasaydım!"
Sayfa 44 - HayykitapKitabı okudu
"Üretmeyen; bekleyen ve isteyen bir millet olduk!'
Sayfa 76 - Muhit yayınlarıKitabı okudu
Çay, yalnız içilmez. Ama dert yalnız çekilir.
Sayfa 14Kitabı okudu
“Yiğit odur ki kendi cenazesini kaldıra!”
İnsanlar, benzetme sanatına kurban gitmiş bir ırka mensuplar. İnsanı hayvana benzetmekte epey mahirler. Şehrimin her dem 33 yaşındaki çirlek gözlü delisine bir maymun adı vermekle başları göğe erdi! Dedim ya; insanlar benzetmelere kurban götürüyorlar insanlıklarını.
_____
Çita
Kızlara Laf Atmanın 33 Yaşı
Sayfa 21 - HayykitapKitabı okuyor
Ruhullah‘ın Söylediği Şarkı
“Onu yaralarını öperken gördüm ilkin. İnsanları yaralarından öpen bir adam vardı. Onu, yarasından kimse öpmemişti. Yarası hep kanıyordu. Kan renginde değildi ama. Berraktı kanın rengi. Onu hep yaraları kanarken gördüm. Olanca yarasına rağmen nerede yaralı varsa arayıp buluyordu.”
Sayfa 27Kitabı okudu