Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gökçe

152 syf.
9/10 puan verdi
·
71 günde okudu
Şahane bir kitaptı. 1930'da yazılmış bu kitap sanki 21. Yy ilişkileri ve daha çok erkeklerini anlatıyor gibiydi. Toplumun farkında olmadan erkeklere cesaretsiz, özgüven eksikliği olan bir zemin hazırlaması, kadınların zaten yüzyıllar boyu yaşadığı komplekslerle farklı yollara başvurup kendini gerçekleştirme (!) çabası içine girmesinin nasıl seksüel ilişkileri bozduğunu anlatıyor. Adler seni seviyorum dostum :)
Eşcinsellik Üzerine
Eşcinsellik ÜzerineAlfred Adler · Say Yayınları · 2020143 okunma
Reklam
456 syf.
8/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Magda Szabo'nun okuduğum 4. Kitabı ve en son Türkçe'ye çevrilen kitabı. "Sıkı, dini yurtta kalan kız" temasını birkaç kez okudum ama bunda bir savaş ve savaşla ilgili gizemler de vardı ve bu, kitabı heyecanlı hale getirmiş. Son sayfalarında kendime spoiler olmasın diye yan sayfayı kapatıp okudum. Bunu bir kitapta ilk defa yaptım. Magda Hanım, beni şaşırtmadın ya. Sen tanıdığım en iyi kadın yazarsın. Favorilerimi sıralayacak olursak: 1) Kapı 2) Iza'nın Şarkısı 3) Abigail 4) Yavru Ceylan ** Okumadığım bir kitabı kaldı. Katalin Sokağı. Onda görüşmek üzere...
Abigail
AbigailMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 2023111 okunma
312 syf.
7/10 puan verdi
·
34 günde okudu
Uzun zamandır kitap bitirmiyorum gibi hissettim buraya gelince. Yine bir Japon yazarla döndüm. İthaki yayınlarının bu Japon klasiklerini çok merak ediyordum ve ilk bitirdiğim kitap bu oldu. Tsuchiya Kōitsu'nun kapak resmi için bu kitaba başladım. Kar ve Japonya... Okuduğum en iyi Japonca çeviri. Okuması çok rahattı. Konu olarak eh. Bir Bahar Karları değildi.
Ardından
ArdındanNatsume Soseki · İthaki Yayınları · 2021927 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
88 syf.
9/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Bir insanın yürüyüşlere bu kadar önem vermesi beni çok etkiledi ve heyecanlandırdı. Ben de böyle yürümeliyim. Tüm duyularımı açarak, gözlemleyerek, hissederek... Yazar kadar olamam ama o seviyeye gelmek için çabalayacağım.
Yürümek
YürümekHenry David Thoreau · Can Yayınları · 20203,150 okunma
376 syf.
9/10 puan verdi
·
44 günde okudu
Kitabı şuan bitirdim, tekrar gözden geçireceğim ki bazı şeyleri unutmayayım. Hastanede yatan hastalarla çalışıyorum, onlar ölümcül hastalıklarla uğraşmıyorlar ama benim de gözlemlediğim, onlara birey olarak biricik olduklarını hissettirmek onları iyi hissettiriyor. Ve güzel geri dönüşler yapıyorlar. Kendimde farkettiğim şey ise, ben ölümü konuşuyorum, çekinmiyorum ama ölen kişilere bakmama tabum var. Ölen hayvanları bile asla görmek istemiyorum. Kitap bitince böyle bir çelişkim olduğunu farkettim. Bunun üzerine düşüneceğim. Yazarın hayatı beni çok etkiledi. Bu kadar ölüm ve hastanedeki şartlarla uğraşan biri son yıllarında birçok felç geçirmiş ve hastanelerde kalıp "artık ölmek istiyorum" seviyesine gelmiş. Onu daha çok araştırmak istiyorum. Bu kitabı çok değerli bir hoca sayesinde okudum. İyi ki onu tanımışım. Teşekkür ediyorum 🩷
Ölüm ve Ölme Üzerine
Ölüm ve Ölme ÜzerineElisabeth Kübler-Ross · Profil Kitap · 202325 okunma
Reklam
158 syf.
5/10 puan verdi
·
46 günde okudu
İlk defa Shakespeare okudum. Soneleri ile başladım. Yabancı dilden çevrilen şiirlerden pek bir şey ummuyordum zaten ama konu bakımından çok kısıtlı ve "artık yeter" diyecek kadar sıktı beni. Müge Anlı gibi "Aşkım aşkım başlayacağım aşkınıza" kıvamına geldim. Kussura bakma Shakespeare'ciğim, bu kadarı beni daralttı. Çok sonraları görüşmek üzere.
Soneler
SonelerWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20218,9bin okunma
626 syf.
9/10 puan verdi
·
14 günde okudu
-Dikkat spoiler içerir!- Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Bir kadın yazarın 31 yaşında yazdığı harika, mükemmel bir şaheser. Hayran oldum. Çalıkuşu'nun çok büyük hayranıyım kaç kere (eski diziyi) izledim, kaç kere kitabını okudum bilmiyorum. Çalıkuşu olmak istiyordum. Oldum da sayılır. Kendi çapımızda :) Reşat Nuri Güntekin'e ne
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 201831,3bin okunma
327 syf.
10/10 puan verdi
·
28 günde okudu
Herkesin okuması gerekiyor. Çoğu ebeveyn yanlışlarla büyütüyor çocuklarını. Sevgi adı altında yapanlar da var, çocuk böyle yetiştirilir diyen de, hastalıklı zihinle yaptıklarının suçunu çocuğuna atan da. Dillendirmenin berbat olduğu bir konuya da değinmiş kitap. İşte bunları çocukken yaşayan ve hala etkilerini hisseden yetişkinlerin neler yapması gerektiğini anlatıyor. Tabi bunlar bir terapistle veya grup terapisiyle yapılıyor. Kendi başınıza yapabileceğiniz şeyler de var. Okumak bile sizi üstünüzdeki o yükten biraz olsun kurtaracak ve nefes almanızı sağlayacaktır. En önemlisi bu döngüyü kırıp yeni sevgi dolu bir nesil yetiştirebilirsiniz, hatalarınızı fark edebilirsiniz. Acılarla, eziyetlerle, baskılarla ve tacizlerle büyüyen tüm çocuk yetişkinlere "Hiç bir şey senin suçun değildi, artık bunu fark et ve kendini özgürleştir" demek istiyorum. Sevgiyle kalın...
Zor Bir Ailede Büyümek
Zor Bir Ailede BüyümekCraig Buck · İletişim Yayınevi · 20181,978 okunma
197 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Romain Gary adlı yazarın Emile Ajar takma adıyla yazdığı bir kitap. İkisini de ilk defa okudum. Bu olay bile kitabın içeriği hakkında bilgilendirebilir sizi. Üzücü şeyleri espriyle ve dalga geçerek anlatıyor. Eskiden fahişe olan Yahudi bir kadın var. Bu kadın aktif fahişelik yapan kadınların bırakacak yeri olmadığı için ona getirdikleri çocuklara annelik yapıyor. Bu çocuklardan biri de Momo. Arap, Müslüman bir soydan geliyor. Bu kadın yani Madam Rosa ve Momo birbirlerini çok seviyorlar. Bir anne çocuk ilişkisinden daha bağlılar birbirlerine çünkü başka kimseleri yok. Ve ikisi de bu hayatta en acı çeken, ezilen, yıpranan taraftalar. Bu bağlılık ve Momo'nun dünyayı farklı algılayışı ile kadının sağlığının gittikçe kötüleşmesi ve Momo'nun bu kadın için yaptıklarını okuyorsunuz. Bu yılın en değişik okuması olabilir.
Onca Yoksulluk Varken
Onca Yoksulluk VarkenRomain Gary (Emile Ajar) · Agora Kitaplığı · 20093,332 okunma
317 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Elias Canetti. Sarı ciltli kitap. Gözlerin Oyunu... Bu adamın otobiyografisinin 3. Cildini okudum. İlkinde "bu benim ikizim" demiştim. Son kitabın hem sarı olması hem adı hem kapağı hem içeriğinin dolu dolu olması beni besledi diyebilirim. En sevdiğim yazarlardan birinin hayatının ilk 30 yılını anlattığı 3 ciltlik otobiyografisini, romanını ve bir deneme kitabını okumak beni çok mutlu etti. Bu kitapları mutlaka alıp odama koymak istiyorum. Veza'nın özel kitap dolabı gibi, benim de öyle bir dolabım olmasını ve orada Körleşme ile diğer kitaplarının olmasını istiyorum. Elias seni iyi ki tanıdım. Ne güzel bir dönemde yaşamışsın. Başka kitaplarda buluşmak üzere...
Gözlerin Oyunu
Gözlerin OyunuElias Canetti · Payel Yayınları · 200048 okunma
Reklam
56 syf.
1/10 puan verdi
Bu kitap ne bir çocuk kitabı ne bir yetişkin kitabı. Mümkünse kimse okumasın. Okurken dedim ki: ' Ne kadar kötücül bir bakış açısı var bu yazarın!' Tribin mucidi olabilir. Bu kitap ne öğretecek çocuklara? Yeni tanıştığın insanlara önyargılı yaklaşmayı mı, yeni tanışan kişilerin birbiriyle alay etmesini mi, şiddeti, kandırmayı mı? Toplam okumam yirmi dakika bile sürmemiştir. 20 dakikam çalınmış gibi hissediyorum. Çocuğunuza bu kitabı alacağınıza binlerce güzel, güzel değerleri öğreten kitap var, onları alın.
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Can Yayınları · 202331,1bin okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
33 günde okudu
Rahatlamak için herkesin öğrenmesi gereken bir yöntem, Mindfulness. Bilinçli farkındalık. Kitabı okurken şunu farkettim, benim yıllar önce en kötü zamanlarımda tek başıma yaptığım doğa yürüyüşleri meğer bir Mindfulness egzersiziymiş. Ben bu yüzden iyileşmişim. Kafası dolu olan, stres yüklü, öfke dolu ve depresyon yaşayan insanların mutlaka bilmesi ve uygulaması gereken yöntemler bunlar. Sondaki şiir çok hoşuma gitti: "Bir süre sonra Bir eli tutmakla, bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin." (Veronica Shooffstall)
Mindfulness
MindfulnessZümra Atalay · İnkılap Kitabevi · 2019613 okunma
108 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Geçen kütüphaneye kafamı dağıtacak bir kitap alayım diye gidip raflara göz atarken, diğer kitaplardan ayrı bir şekilde görmüştüm bu kitabı. Ve bu sıralar çok karşıma çıktığı için, "Hadi yine bir aptallık yapayım ve bu çok satılan ve sevilen kitabı alayım" dedim. Hikayeleri okurken sanki Orhan Pamuk okuyor gibi hissettim. Biraz Kar, biraz Yeni Hayat, biraz Masumiyet Müzesi, biraz Cevdet Bey ve Oğulları, Kara Kitap. Onun gibi ayrıntılarda dolanan ama sıkmayan bir üslubu var. Uçuşan düşünceler. Tamamen bir Orhan Pamuk demek Ömür İklim Demir'e haksızlık olur. Bazı hikayeler öyle komikti ki, olay komik değil de anlatışı komik, olmayacak yerlerde sesli güldüm. Uzun zamandır okuduğum en iyi hikaye kitabı. "Hikaye işte budur ya!" Galiba ben kitapta dikkat dağıtma özelliği olmasını arıyorum ve bu kitapta bu kesinlikle vardı. Okurken o hikaye harici hiçbir şey düşünemiyorsunuz. Hikaye bitince bile aklınızda dönmeye devam ediyor. "Vay be nasıl olaydı, vay be nasıl adammış" diyorsunuz olur olmadık yerlerde. Yazarla ilk tanışmam oldu bu kitap. Diğer kitaplarını da okumak isterim. Görüşmek üzere :)
Muhtelif Evhamlar Kitabı
Muhtelif Evhamlar KitabıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 20197,5bin okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kütüphane serilerine devam. Filmini herkesin bildiği ama kitabından haberinin olmadığı Selvi Boylum Al Yazmalım'ı hep okumak istemiştim. Cengiz Aytmatov benim için özel bir yazar. Beyaz Gemi en sevdiğim, arada bir aklıma gelen harika bir şaheseridir. Bu kitabın hikayesi de çok etkileyici. Kitap ile film arasında pek fark yok aslında. Hatta kitabı okurken yapılan hareketler, bakışlar bile canlandı gözümde, birebir aynı. En önemli fark, kitapta kadının adı Asel, filmde Asya'ydı. Bir de kitap tamamen İlyas'ın ağzından yazılmış. Bir gazeteciye hayatını anlatıyor. Sonra o gazeteci ile Baytemir (Filmde Cemşit) konuşuyor ve hikayenin tamamını oradan anlıyoruz. Filmde Baytemir/Cemşit'in hayatını bilmiyoruz (Hatırladığım kadarıyla), kitapta onun hayatı da var. Bir de "Sevgi emektir" falan yok kitapta tabi :) Orayı okur kendisi yorumluyor. Gerisi birebir aynı. Kitaptaki tek kusur bence, fazla tesadüf var. Gerçek hayatta bu kadar tesadüf olur mu? Bilmiyorum.
Selvi Boylum Al Yazmalım
Selvi Boylum Al YazmalımCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 20179,7bin okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
50 günde okudu
Canım Adler. Tanıdığım en sevgi dolu psikoloji dehası. Psikoloğun görevi annelik diyor ya. Anneliğini yapamayan annelerin görevini üstlenmek diyor. Yaşamın üç sorunu olduğunu, bunların toplumsal, mesleki ve aşk olduğunu ve bunların birindeki eksikliğin nevroza sorun olacağını söylüyor. Daha neler neler söylüyor. Bir psikanalist için o kadar nazik ve sevgi dolu ki... Kitabı sıkıcı bulacağımı sanıyordum ama Adler bildiğimiz Adler, anlaşılır ve ilgi çekici. Okunacak daha birçok kitabı beni bekliyor. Görüşürüz :)
Nevroz Sorunları
Nevroz SorunlarıAlfred Adler · Say Yayınları · 2020217 okunma
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.