Hayyam hiç öyle insan kaçkını birisi değildi. Şu sözler onun değil miydi zaten: "Istıraptan belin büküldüğünde,dünyanın üzerine ebedi bir gece çöksün istediğinde, yağmurun ardından ışıldayan yeşilliği düşün,düşün bir çocuğunun uykudan uyanışını."
Görüyoruz ki insani mefhumu, insan zihninde ikili, neredeyse birbirine tamı tamına zıt iki anlam yaratır. "İnsanız." ifadesinin anlamı. "Hata yaparız, güçsüzüz, bedenseliz. "dir, "İnsan olalım." çağrısı; üstün bir şeylere sahip olduğumuzu, daha ulvi görevlerimiz olduğunu, bencilliğimizi bırakıp iyiliksever olmamız gerektiğini telkin eder. "Sen dünyevi olandan bahsediyorsun." diyerek azarlıyor İsa, Petro'yu; ilahi olanı insani olanın karşısına koyarak. İnsancıllık, insanilik, hümanizm;"İnsan" kelimesinden gelir ve daha üstün, ahlaki eğilimleri işaret eder. İnsan ismine aynı oranda bağlı mefhumların bu ikili anlamı, insanın fıtratındaki iki katmanlılıktan kaynaklanır. Bu katmanlardan birinin kökeni dünya iken diğeri "sema"dan gelir.
Sanıyorum ki Sovyet Şair Andrey Voznesenski'nin de gözünün önünde benzer gerçekler ya da benzer bir düşünce seyri olmalıdır ki kendisi şu hükme varmıştır: "Teorik olarak geleceğin bilgisayarları insanın yaptığı her şeyi yapabilecektir. İki şey istisna olmak üzere her şeyi: Onlar, dindar olamayacak ve şiir yazamayacaktır."
Neden "iyiliğin kökeni"ni incelemezler, araştırmazlar? Herkesin derdi "kötülük" ya da "iblisliğin kökeni". Eğer serseriler kötülük yapıyorsa bu onların tercih hakkı. Yani adamlar kötülüğü benimsemişler. İyiler de iyiliği... Ben kötülüğü yeğleyenler arasındayım. Yetke hiçbir zaman kötülüğe izin vermez ne yazık ki... İnsan kişiliği Koca Tanrı'nın en büyük eseridir. O bununla övünür. Kişiliksiz yaratıklar kişilik sahiplerini ezmeye uğraşırlar bu dünyada kardeşlerim. Çağdaş tarihimize bir göz atın. Bu makinelere karşı çıkıp onları bozmaya uğraşanlar hep kişilik sahibi, yüce yaratıklardır. Bunları anlatırken son derece ciddiyim kardeşlerim. Ben yaptıklarımdan zevk, mutluluk duyduğum için kötüyüm o kadar.
"Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum..."
|Spoiler İçerebilir!|
Uzun zamandır bu kadar beni etkileyen bir kitapla karşılaşmamıştım. Kemal ve Füsun' unun aşkını ele alarak oluşturulmuş bir roman. Ama sadece aşk olarak ele alınıyor dersek baya hafife almış oluruz. Kemal ile Füsun birbirinden farklı iki insan, bambaşka hayatları, çevresi hayalleri olan iki aşık... Kemal' in