rastlantısal olarak değil, kasıtsız olarak değil, anın sarhoşluğuna kapılarak da değil. aksine bilerek ve isteyerek. tüm duygularım ve düşüncelerimle karşımda görmek, kavramak istediğim, nüfuz etmek istediğim tek bir şey vardı; örtülü duran bir geleceğe bakmak ve içini görmek istedim. engelleyen ve bağlayan her şeyi göz ardı ederek. her şeyi ardında bırakmış ve bir dilenci veya bir kral gibi duran biriymişçesine ellerimi mutluluğuma uzatmak istedim.